İsim babası Murat Belge olan İletişim Yayınları, 12 Eylül 1980 askeri darbesi ile oluşan rejimin son günlerinde kuruldu. Yayım hayatına dergilerle başladı; sonrasında ansiklopedi ve çeviri ansiklopedileriyle devam etti. Bunlardan bazıları Cumhuriyet Dönemi Türkiye Ansiklopedisi, Tanzimat’tan Cumhuriyete Türkiye Ansiklopedisi, Atlaslı Büyük Uygarlıklar Ansiklopedisi oldu.

İlerleyen yıllarda Türk ve dünya edebiyatından roman ve hikayeler yayımlamaya başladı; Yakup Kadri Karaosmanoğlu, Oğuz Atay, William Faulkner başta olmak üzere, birçok yazarın toplu eserlerini okurlarla buluşturdu. Araştırma-inceleme kitapları da yayımlayan İletişim Yayınları, dünyada olup bitenleri öğretmek, Türkiye’nin dünya çerçevesinde düşünmesini sağlamak hedefiyle yayım hayatına devam ediyor.

iletisim.com.tr

  • Frankenstein – Mary Shelley

    Kutsal bilginin imgesi ateşi, tanrılardan alıp insanlara veren Prometheus, John Milton’un Kayıp Cennet’indeki Lucifer (Şeytan, İblis) ve Frankenstein. Sayılan isimlerin ortak özelliği ne olabilir? İki yüz beş yıl önce yazılan Gotik bir romanı yapay zekâyla ilişkilendiren nedir? Böyle pek çok sorunun cevabını İletişim Yayınları’ndan çıkan Frankenstein romanının sayfalarında bulabilirsiniz.

  • Kişisel Gelişim Çılgınlığında Kendiniz Kalabilmek – Svend Brinkmann

    Okuduğunuz tüm kişisel gelişim kitaplarını bir kenara bırakın. Neden mi? Çünkü Svend Brinkmann kendimizi nasıl geliştireceğimizden çok daha önemli bir soruyla bizi karşı karşıya getiriyor: Neden kendimizi geliştirmek zorunda hissediyoruz?

  • Yürümek – Sevgi Soysal

    Yayımlandığı dönemde müstehcenlik gerekçesiyle toplatılan ve edebiyatımızda o zamana değin pek ele alınmamış konuları merkeze alan ve İletişim Yayınlarından yayımlanan Yürümek, Sevgi Soysal’ın yazarlık kariyerinde bir dönüm noktası olarak kabul ediliyor.

  • Memnun Kalırsın – Emrah Serbes

    Emrah Serbes’in İletişim Yayınları’ndan çıkan hikâye kitabı Memnun Kalırsın, alıştığımız çarpıcı ve sarsıcı öyküleri fantastik ve bilimkurgu ögeleri taşıyan yeni denemelerle bir arada sunarak raflardaki yerini aldı.

  • Küçük Yuvarlak Taşlar – Melisa Kesmez

    Sait Faik Hikâye Armağanı sahibi Melisa Kesmez’in İletişim Yayınları tarafından yayımlanan son hikâye kitabı Küçük Yuvarlak Taşlar, çekirdek bir ailenin parçalanışını her bir ferdinin kendi anlatımıyla okurlara sunuyor. Üç farklı ses, birçok yaşanmışlık ve tek bir sonuç…

  • Âşıklar Bayramı – Kemal Varol

    Kemal Varol’un İletişim Yayınlarından çıkan romanı, 25 yıl sonra görüşen baba-oğulun âşıklar bayramına gitmek için birlikte çıktıkları yolculuğu ve yeniden uyanan duygularını anlatıyor.

  • Kıyamet Emeklisi – Şule Gürbüz

    Sevenlerinin uzun süredir yeni eserini beklediği Şule Gürbüz, İletişim Yayınlarından çıkan yeni kitabı Kıyamet Emeklisi ile geri döndü, hem de bu aranın hakkını verircesine, bir zamane sufisinin ham dalından kopup pervane misali yanışına kadar olan iki ciltlik yolculuğunda, cam kenarını okuruna bırakarak.

  • Lolita – Vladimir Nabokov

    Kitabını “yakışıksız” olarak niteleyenlere “alışılmamış” olduğunu hatırlatan ünlü Rus yazar Vladimir Nabokov’un, tüm zamanların belki de en çok tartışılan kitaplarından biri olan Lolita hakkında siz ne düşünüyorsunuz? Yakışıksız mı, alışılmamış mı?

  • Dünyadan Aşağı – Gaye Boralıoğlu

    Gaye Boralıoğlu, İletişim Yayınları’nın yayımladığı ve 2019 yılında Duygu Asena Roman Ödülü alan romanı Dünyadan Aşağı ile kırık bir baba-oğul ilişkisinin, hayatın tümüne nasıl sızdığını anlatıyor.

  • Nohut Oda – Melisa Kesmez

    65. Sait Faik Hikâye Armağanı’nı kazanan Nohut Oda, birbirinden bağımsız beş öyküden oluşuyor. Hikâyelerdeki kahramanlarının ortak derdi kendi kabuklarını oluşturabilmek. Peki, siz kendi kabuğunuzu oluşturabildiniz mi?

  • İlkbahar Selleri – İvan Sergeyeviç Turgenyev

    Lal taşından küçük bir haç, büyük bir anıyı barındırıyor. Dmitri Pavloviç Sanin’in bu haçı unuttuğu bir köşede tekrar buluşu ona, çok sevdiği eski bir dostla karşılaşmış hissi veriyor. Uzun yıllar önce yaşanmış çoğu şeyi bir bir hatırlamaya başlıyor ve biz de ona eşlik ediyoruz.

  • Tatar Çölü – Dino Buzzati

    Dino Buzzati’nin 1940 yılında yazdığı Tatar Çölü kitabının kahramanı genç Teğmen Giovanni Drogo ilk görev yeri olarak sınır bölgesindeki Bastiani Kalesi’ne tayin edilmiştir. Teğmen Drogo, Tatar Çölü isimli devasa bir boşluğa bakan bu yalnız kalede kalacak mı yoksa evine mi dönecektir?

  • Toprakları Kapatmak – Melek Mutioğlu Özkesen

    Uluslararası siyasi iktisat, tarım çalışmaları ve toprak politikaları alanlarında araştırmalarını sürdürmekte olan Akademisyen Melek Mutioğlu Özkesen’in, Türkiye’de özelleştirmenin köy toprakları, ormanlar, TOKİ, Yeşil Yol Projesi, Kuzey Marmara Otoyolu Projesi ve Üçüncü Köprü gibi birçok örneğini ele alan kapsamlı çalışması İletişim Yayınları’ndan çıktı.

  • Kambur – Şule Gürbüz

    Arka kapak yazısında Murat Belge’nin “Genç bir yazarın ilk eseri denecek, “juvenilla” kategorisine sokulacak hiçbir yanı yoktu Kambur’un. Olgun bir yazarın elinden çıkmış, acemiliği, sakarlığı olmayan, olgun bir metindi,” cümlesiyle değerlendirdiği Kambur’u okuduğumda olgun ve kendine has bir kalemin tadını hissettim.