Reşat Nuri Güntekin (1889-1956), Cumhuriyet döneminin önde gelen yazarlarından biri olarak, millî edebiyat dönemi romancılarındandır. Babası askerî doktor olduğu için öğrenim hayatı boyunca birçok il gezen Güntekin’in babasının zengin bir kütüphanesinin olması onu kitaplara iten ve yazı yazma kültürünün gelişmesini sağlayan bir araç oldu. Saint Joseph Lisesi ve Darülfünun Edebiyat şubesini bitirdi. 1927’ye kadar Bursa ve İstanbul’da çeşitli okullarda Fransızca ve Türkçe öğretmeni ve müdür olarak görev yaptı. 1939’da ise Çanakkale milletvekili olarak TBMM’de bulundu.
1950’de Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü (UNESCO) Türkiye temsilciliği ve öğrenci müfettişliği görevleriyle Paris’e gitti. Paris kültür ataşeliği yaptı. Emekliliğinden sonra bir süre İstanbul Şehir Tiyatrosu edebî heyeti üyeliği yaptı.
1956 yılında akciğer kanseri tedavisi için gittiği Londra’da vefat etti.
Tanpınar, hasta yatağında ziyaret ettiği Güntekin’i şöyle anlatıyor: “Sanki bir ipek böceği yavaş yavaş, bir yığın çıtırtı içinde kozasını örüyordu. Reşat hep böyle konuşurdu. Onun konuşması Dudaktan Kalbe ‘deki Lamia’nın ördüğü dantelalara benzerdi. Küçük dikkatlerle, teker teker hatırlamalarla, unuttuklarına dönüşlerle hiç mübalâğaya kaçmadan, sadece sesi biraz daha kısılmış, tebessümü dağılmış ve şüphesiz çok endişeli, durmadan hastalığının anketini yapıyordu.”
Bazı Eserleri: Romanları: Gizli El (1922), Çalıkuşu (1922), Dudaktan Kalbe (1925), Yeşil Gece (1928), Acımak (1928), Yaprak Dökümü (1930), Değirmen (1944), Miskinler Tekkesi (1946), Kavak Yelleri (1961). Oyunları: Hançer (1920), İstiklâl (1933), Hülleci (1933), Balıkesir Muhasebecisi (1953).