Enkaz Altındakiler – Beyza Alkoç
Yazan: Mukaddes Yılmaz
Beyza Alkoç’un Nisan 2022’de İndigo Kitap’tan çıkan son romanı Enkaz Altındakiler, karamsar duygularından uzaklaşmak için çıkış yolu arayan beş gencin yollarının kesişmesini konu ediniyor. Alkoç, karakterlerin görünen yüzleri ve asıl görünmesini istedikleri iç dünyaları arasındaki buğulu cama “Peki siz onları görmediniz mi?” diye yazıyor.
Ülke: Türkiye
Türü: Kurgu
Okur Yaşı: İlk Gençlik Okur Kitlesi
Hedef Kitle: Karanlık Kurgu Sevenler
Sayfa Sayısı: 464 Sayfa
İmla: ?
Ebat: 14 x 21 cm
İnceleme
“Zor olan kaybolmak değildir, zor olan eve dönmektir.”
Yazarlık ve büyüme öyküsüne birlikte şahit olduğumuz Beyza Alkoç, yayıncılık serüvenine önce dijital mecralarda başladı, çok sevilince de klasik yayıncılıkla yoluna devam etti. Onun yazım serüveni pek çok gence ilham kaynağı oluyor.
Gençlere hitap eden Alkoç, romanlarının türlerini karanlık kurgu ve romantik komedi olarak tanımlıyor. Alkoç’un, karakterlerin “evlerini/kendilerini” arama yolculuğunu kaleme aldığı 2022 basımı Enkaz Altındakiler romanı ise karanlık kurgu örneklerinden biri.
Bazen herkes seni görsün diye yer altına inersin!
Enkaz Altındakiler, gizemli bir broşüre başvurmamak için hiçbir nedeni olmayan kendini ve birbirini tanımayan beş gencin o güne kadar hayatları sandıkları dünyadan bir anda vazgeçişlerini ve kendilerini bir yarışma platformunda bulmalarını anlatıyor.
Kumru karakterinin sesinden bir çırpıda okuduğumuz roman, hayatları boyunca görünmediklerini düşünen Kumru, Uraz, Nisan, Eren ve Bulut’un yer altına inerek kendilerini kaybetme ve evlerini yeniden bulma çabasını ele almış.
Görünmez olmayı bu kez çok görünür olarak deneyimleyen beş gencinin hikâyesi bir yer altı platosundan yukarı çıkmaya çalışırken hem benliklerinin diğer yarısını hem de kimsesiz olmadıklarını keşfedişlerini anlatıyor. Yer altına indiklerinde artık birer sayıdan ibaret olan -889, 533, 356, 747, 482- kimliklerine kavuşan kahramanlarımızın sesi olan yazar bize, “Peki siz hâlâ onları görmüyor musunuz?” diye soruyor.
“Onlar birbirleri için yaratılmış ruhlardı. Birlikte olmak kaderlerinde vardı.”
Enkaz Altındakiler’de karakterlerin dakikayı, saati, günü bilmedikleri bir yerde zamana karşı verdikleri mücadeleyi okuyoruz. Bu mücadele içerisinde eğlenmeyi unutmayan, dostluğa sarılan, yaşadıkları bir son bile olsa onu en anlamlı şekilde yaşamayı ve gülen gözlerle hatırlayabilmeyi uman karakterlerin çırpınışlarını görüyoruz. Yeryüzünü yeniden tecrübe ettiklerinde ise yer altındaki çaresizliklere birlikte göğüs gererek başlayan dostluğun iyileştirici etkisiyle karşılaşıyoruz.
Gökyüzüne tekrar bakabildiklerinde isimlerinin onlara eskiden hissettirdiklerine ve sayısal kimliklerine ait olmayan karakterlerin kendilerini yeniden tanımlamalarına tanıklık ediyoruz. Zorlukları görmezden gelmek yerine birlikte çözme gücüne kavuşan Kumru, Uraz, Nisan, Eren ve Bulut okuyucuya karamsarlıktan kurtulmak için eyleme geçmesi gerektiğini ve gerçek dostlarımızı bulmak için önce “evimizi/kendimizi” bulmamızın önemli olduğunu hatırlatıyor.
Enkaz Altındakiler’den gençlere mottolar
Enkaz Altındakiler’de yazar, Kumru’nun menstrüasyon dönemini işleyerek kadınların her hâliyle görünür kılınması için oldukça önemli bir konuya yer veriyor. Hayatında bir kadın figürü olmadan yaşayan bir erkeğin -Uraz- regl dönemindeki bir kadına hassasiyetle yaklaşması ve kadının reglken de güçlü ve güzel görünme çabası gençlere örnek oluşturuyor.
Şarkıların romana dâhil edilmesi kurguyu daha da gerçekçi kılmış. Karakterlerin mottoları, esprileri ve duvar yazıları hem onları tanımamızı sağlıyor hem de onları gerçek dünyada yaşayan kişiler gibi algılıyoruz. Kumru’nun “zorlaştırma, kolaylaştır,” mottosu ise hepimizin baş ucunda yazabilecek kadar değerli bir şeyi hatırlatıyor: “Akışta kalmayı!”
Romanın devamı gelecek!
Alkoç, bir başkasının yarattığı kurgusal gerçekliğin çöküşüyle enkaz altında kalan gençlerin yaşama tutunuşlarını aktarırken karakterlerin antagonizmalarını hem kendi iç dünyaları hem de yer yüzünde kalanlar olarak ayırıyor. Ancak okuyucular açısından yer yüzünde yaşayanlarla ilgili bazı kısımlarda belirsiz noktalar bırakıyor. Bu belirsizliği ise Enkaz Altındakiler’in devam kitabını yazacağını belirterek aşıyor.
Böylece okuyucuların roman boyunca aklına takılan Taylan’ın yukarıda neler yaptığı hatta neler yapmamak için nasıl çabaladığı, Kumru ve diğerlerinin Taylan hakkında suç duyurusunda bulunurken birinci kapı ve platoyu nasıl betimledikleri, Araz’ın ikinci kapıyı nasıl açtığı gibi detayları öğrenmemiz için bize de umut ışığı doğuyor.
Yeni kitap çıkana kadar tek bildiğimiz ise Kumru, Uraz, Nisan, Eren ve Bulut’u yeniden 889, 533, 356, 747, 482 olarak birlikte mücadele ederken okuyacağımız ve yola çoğalarak devam edecekleri…
Beyza Alkoç kimdir?
1996 İstanbul doğumlu Beyza Alkoç, İngilizce Mütercim Tercümanlık öğrencisi. Genellikle seri hâlinde kitap yazmayı tercih eden Alkoç’un Karantina, Kar Tanesi, Sınır, Sınırsız, 3391 Kilometre, No:26 gibi kitapları var. İndigo Kitap’tan Nisan 2022’de çıkan son romanı Enkaz Altındakiler, yazarın ilk gençlik okur kitlesine hitap ettiği on dördüncü romanı.
Diğer kitap incelemelerini okumak için tıklayın.
Yorumlar
Henüz Bir Yorum Yok