Japon Ne Yapmış – Onur Ataoğlu
Japon kültürünü, mafyasını, mutfağını, sanatını, bahçelerini ve en çok da Japonya’da yabancı olmayı, bu kadar akıcı ve eğlenceli bir dille anlatan başka bir kitap daha okumadım şimdiye dek. Tam anlamıyla “güldürürken öğreten, öğretirken düşündüren, düşündürürken gülümseten” bir kitap bu.
Ülke: Türkiye
Türü: Kurgu dışı
Okur Yaşı: Genel okur kitlesi
Hedef Kitle: Japonya’ya gidecek olanlar, Japonya’yı görmüş olanlar, Japonya'yı ve Japonları merak edenler
Sayfa Sayısı: 223 sayfa
İmla: ☺️
Ebat: 14 x 20 cm
İnceleme
Japon Ne Yapmış kitabıyla ilgili görüşlerimi paylaşmadan önce Japonya ile ilgili kişisel deneyimimle giriş yapmak istiyorum. Japonya’ya iki kez gittim. İlk gidişimde bir tura dâhil olup Tokyo, Osaka, Kyoto gibi turistik yerlerde gezmiş, beş yıldızlı otellerin keyfini çıkarmıştım. İkinci gidişimde ise, bir Japon’un evinde akşam yemeği yemek, Japon kaplıcalarında rahatlamak, Japon üniversitelerini gezmek mümkün oldu. Çünkü ikincisinde iş nedeniyle Japonya’da olan kız kardeşimle eşinin evinde kalmıştım. Bu gezilerden biri olmasa, Japonya algım çok eksik kalırdı. O yüzden her iki geziye de minnettarım, bana unutulmaz anılar kazandırdılar.
Japon Ne Yapmış’ı okumak beni o günlere götürdü. Onur Ataoğlu, Tokyo Büyükelçiliğindeki görevi nedeniyle Japonya’da sadece üç buçuk yıl kalmış ama belli ki bu süreyi çok iyi değerlendirmiş. Oradaki deneyimlerinden derlediği notlardan yararlanarak yazdığı kitapta, hem Japonya’da yabancı olmayı hem de bir Türk’ün gözünden Japonları çok güzel anlatmış.
Tespitlerine neredeyse tamamen katılıyorum, çünkü Japonya’da olduğum süre boyunca ben de çok benzer şeyler hissetmiştim. Mesela sayısız durumda, “Ya çok becerikli bir halk, ya da çok beceriksiz ama hangisi?” diye sorgulamıştım. “Mağaza çalışanları müşterilerini memnun etmek için kendini paralıyor ama her nasılsa hızlı hizmet vermek akıllarına bile gelmiyor.” diye yavaşlıklarına sinir olmuştum. Aşırı kibarlıklarına rağmen kurallara uymayanlara karşı anında sertleşebileceklerini görüp korkmuştum. Doğaya olan sevgi ve saygılarına, temizliklerine, kendilerinden önce başkalarını düşünmelerine hayran kalmış, geleneklerine bağlılıklarını takdir etmiş, Türklerle çok benzer yanlarını görüp şaşırmıştım.
Kitap ne anlatıyor?
Japon Ne Yapmış, yazarın Japonya’ya gelişi ile başlıyor. O andan itibaren biz de Japonya’yı onunla birlikte keşfediyoruz. Japonya’da alışveriş yaparken başımıza neler gelebilir? Japonlar yabancılar hakkında ne düşünür? İngilizceyi nasıl konuşurlar? Sushi ve Sake dışında ne yer, ne içerler? Japon trenleri, festivalleri, öcüleri, otomatları, berberleri, marketleri nasıldır? Onur Ataoğlu, başına gelen ilginç olayları, olayın nasıl sonuçlandığını da belirterek anlatmış. Okurken kendinizi aynı durumda hayal ediyor, en azından olup biteni yakın bir mesafeden izliyormuş duygusuna kapılıyorsunuz. Yani Japonya’ya gitmiş kadar oluyorsunuz.
Toplumun menfaati yanında bir Japon’un menfaati nedir ki?
Japon Ne Yapmış, akıcılığı ve güzel Türkçesi ile övgüyü hakkediyor. Japonya’nın farklı kültürü nedeniyledir ki, onu kıvrak bir kalemden okumazsanız tüm merakınıza rağmen sıkılabilirsiniz. Bu kitabı okumak, hoşsohbet bir arkadaşınızdan Japonya anılarını dinlemeye benziyor. Espriler, ilginç olaylar, şaşırtan anekdotlarla ilginiz bir an bile azalmıyor. Üstelik çok şey öğreniyorsunuz.
Yurtdışı deneyimi olan Türklerin hemen hepsinin merak ettiği konudur: Bu yabancılar kontrol eden biri olmadığı hâlde neden bilet alırlar? Bindikleri durağa göre ücret ödedikleri hâlde, neden başka bir durak adı vermezler? Yazarımız da merak etmiş, bakın ne yanıt almış:
“Bir Japon arkadaşa sordum:
–Yirmi duraklık bir mesafe katetsen ama görevliye iki durak geldiğini söylesen ne olacak? Senin trene nereden bindiğini nasıl anlayabilir?
Arkadaşım hayretle bana baktı:
-Böyle bir şeyi niye yapayım ki?
-Yani, mesela 750 yen yerine 150 yen ödersin… Çaktın mı köfteyi?
-Ama böyle bir şey yaparsam tren şirketleri zarar etmeye başlarlar. Dolayısıyla zaman içinde fiyatlarını artırmak zorunda kalırlar. Ve benim çocuklarım gelecekte bu hizmetten daha pahalıya faydalanırlar.”
Yazar bu noktada ciddi mi diye arkadaşının yüzüne baktığını ve çok ciddi olduğunu görünce de gerçekten çok ama çok utandığını yazıyor.
Yazarın diğer kitapları
Japon Ne Yapmış, aslında Onur Ataoğlu’nun ilk kitabı değil. Öncesinde Japon Yapmış’ı yazmış. Henüz okumadığım bu kitabın “İçindekiler” bölümünden anladığım kadarıyla Japon Yapmış, daha genel bir Japonya tablosu çiziyor. Japonya Tarihi, Japonya’daki dinler ve inanışlar, Japon aile düzeni, Japon şiiri Haiku, Japon Tiyatrosu, Japon Edebiyatında Mangalar, Japon Alfabesi ve Japon Milliyetçiliği gibi… Kız kardeşim Japon Yapmış’ı Japonya’ya giderken uçakta okumuş. Söylediği kadarıyla, okudukları Japonya’da epey işine yaramış, ayrıca okurken de çok eğlenmiş.
Japonya’ya gitmeye hiç niyetiniz olmasa da, kitabı okuduktan sonra bunun değişeceğini düşünüyorum. Çünkü Japonya çok değişik, çok sürprizli ve çok güzel. Japon gerçekten yapmış, Onur Ataoğlu da yazmış!
Siz bu kitabı okudunuz mu? En çok dikkatinizi çeken mesaj neydi? Yorumlarda paylaşır mısınız?
Onur Ataoğlu Kimdir?
Onur Ataoğlu, 1970 yılında Ankara’da doğdu. Atatürk Anadolu Lisesi ve Ankara Fen Lisesinde okudu. ODTÜ Endüstri Mühendisliğinden yüksek lisans diploması aldıktan sonra, kısa bir süre Aselsan’da çalıştı. 1993 Mart ayında T.C Başbakanlık Hazine Müsteşarlığı Yabancı Sermaye Genel Müdürlüğünde göreve başladı. 2002 Kasım ayında Tokyo Büyükelçiliği Ekonomi Müşavirliğine tayin edildi. Burada 2006 Haziran ayına kadar kaldı. Bu üç buçuk yılda Japonya’nın büyük bölümünü gezdi, uzun sohbetlerde bulundu, Japonya hakkında kitaplar okudu, bol bol gözlem yaptı ve kısa notlar aldı. Döndüğünde bu notlardan derlediği ilk kitabı Japon Yapmış 2010 yılında, ikinci kitabı Japon Ne Yapmış 2011 yılında, üçüncü kitabı Japon Yapmış Türk Gezmiş ise 2013 yılında yayınlandı. Yazarın çeşitli ülkelerdeki anı ve deneyimlerini paylaştığı bir blog sitesi var. www.onurataoglu.blogspot.com
Onur Ataoğlu, evli ve iki çocuklu. Gezmeyi, fotoğraf çekmeyi, kitap okumayı ve yazmayı seviyor. Ayrıca dağ bisikleti, kayak, masa tenisi ve sinema ile yakından ilgileniyor.
Diğer kitap incelemelerini okumak için tıklayın.
Yorumlar
Henüz Bir Yorum Yok