Damda Deli Var – Aziz Nesin
İlk baskısı 1956 yılında çıkan ve yıllar geçse de içindeki öykülerin hiç popülerliğini kaybetmediği Damda Deli Var öykü kitabı usta yazar Aziz Nesin tarafından kaleme alındı. Nesin Yayınevi etiketiyle raflarda hem gülüp hem düşünmeyi isteyen okurlarını bekliyor.
Ülke: Türkiye
Türü: Kurgu - Öykü
Okur Yaşı: Genel Yetişkin Okur Kitlesi
Hedef Kitle: Öykü okumayı sevenler.
Sayfa Sayısı: 176 sayfa
İmla: ☺️
Ebat: 13 x 19,5 cm
İnceleme
Aramızda Aziz Nesin’in kitaplarını okumayan var mı? Belki yeni nesil çok fazla kitabıyla tanışmadı ama kitabı ile aynı isimdeki Türk filmlerine aşinadırlar. Örneğin Zübük, Gol Kralı isimli kitapları sinemaya aktarılan kitaplardan ilk akla gelenler.
Yaşım gereği kendimi bu konuda şanslı hissediyorum. Aziz Nesin’in kitaplarını bolca okudum. Hatta zaman zaman bazı öykü kitaplarını tekrar tekrar okudum. Aziz Nesin kitapları öyle koşa koşa okunmaz, okunmamalı. Sindire sindire okunmalı, zamanı gelince tekrar okunmalı.
Kaleme aldığı romanlarda, öykülerde memleket meselelerine değiniyor usta yazar. Öyküler yıllar önce yazılmış olsa da günümüzde geçerliliği koruyor. Sadece karakterlerin isimleri değişiyor. Yazar öykülerinde toplumsal olaylara çok doğru noktalardan dikkat çekiyor. Ülkemizde yıllardır süregelen gerçekleri mizah yoluyla başarılı bir şekilde okurlarına aktarıyor.
Damda Deli Var ve daha niceleri
1956 yılında ilk baskısını yapan ve geçen zaman içinde ivmesini hiç kaybetmeyen Damda Deli Var öykü kitabının içinde birbirinden komik yirmiden fazla öykü var. Bu öyküleri sadece komik olarak sınıflandırmamak gerekli. Öyküleri okurken acı acı da gülüyorsunuz ve düşünüyorsunuz. Geçen altmış yıldan fazla zamana rağmen çok bir şey değişmemiş. Her öyküyü okurken “Aaaa… Bunun gibi bir haberi geçen gün televizyonda veya sosyal medyada gördüm,” diyebiliyorsunuz.
Usta yazar o kadar ileri görüşlüymüş ki mizah yoluyla sıkmadan usandırmadan bizlere hayatın gerçeklerini anlatmış.
Kitabın içinde Damda Deli Var, İşiniz Oldu Gayri, Otomobil Döğüşü, Şakacı İnsanlar, Alın Teri, Rapor, İleri Gelen Adamlar, Apona Fuarı, Bir Parti İlçe Teşkilatı Kuruldu, Şüpheleniyorum, Gaz Sobası, Ev Yaptıracaktı, Bizim Apartımanın Sahibi, Sinni Rüşte Vasıl Oldu, Noel Baba Tutuklandı, Arsa, İşte Evlendik, Sinirli Adam, Gulgule Yok Mu, Guguk, Erkek Mi Dişi Mi, Çok Zeki Bir Adam, Bedava, Paratoner, Kızı Kurtaramadık, Adam Azmanı, Beleşten Ankara’ya Gitmek İçin isimli öyküler var. Birkaç tanesi şimdilik benim en sevdiklerim: Damda Deli Var, Şakacı İnsanlar ve Sinirli İnsanlar.
Elbette, zaman içinde bu sevdiklerim zamanın koşullarına göre değişiklik gösterebilir.
Damda Deli Var Öykü kitabının ilk hikâyesi. Aklını kaçırmış bir adam bir çatıya çıkıyor ve aşağıya atlayacağını söylüyor. Bunun üzerine etrafta toplanan halk onu bir şekilde atlamaması için ikna etmeye çalışıyor.
“…Komiser,
-Yaptık, dedi, seni şehir meclisine üye yaptık. Hadi kardeşim, in aşağı da arkadaşlarını bekletme!…
-İnmem! Belediye başkanı yapın ineyim! İhtiyar,
-Gördünüz mü, dedi, vaktiyle gerekti. Şimdi hiç inmez. Ter içinde kalan itfaiye komutanı,
-Yani belediye başkanı yapsak ne olur, dedi, yapalım. Sonra iki elini ağzına boru yapıp yukarı seslendi:
-İn kardeşim!.. Seni belediye başkanı yaptık, in de görevine başla’ Deli göbek atarak, inmem, dedi, bir deliyi belediye başkanı yapanların arasında benim ne işim var? İnmem! Peki, ne istiyorsun?
-Bakan yaparsanız inerim!” diye devam ediyor öykü.
Bunları okuyunca siz de bana hak vereceksiniz. Bu ve benzeri birçok olayı ülkemizde ve dünyanın çeşitli ülkelerinde zaman zaman yaşıyoruz ve yaşamaya devam edeceğiz.
Sinirli İnsanlar öyküsünde İstanbul’da bir dolmuşa binen yolcular ve şoförün tartışmaları sonucu soluğu karakolda almaları oluyor ve öyküde şöyle bir kısım geçiyor.
“…Komiser, sinirli ihtiyara döndü:
— Bu İstanbul işte böyledir, bu yaşa gelmişsin, bunca yıl İstanbul kaldırımı çiğnemişsin. Madem bu sulu, terbiyesiz, kendini bilmez, kaba heriflere dayanamıyorsun. Bu yaşta ne diye evinden çıkarsın…”
Bu öyküleri okuyunca geçen zamana rağmen çoğu şeyin değişmediğini gözlemledim.
Okurken düşünmek
Aziz Nesin bu kitaptaki öykülerinde toplumda yaşanan çirkinlikleri anlatıyor. Bir öyküsünde namussuz bir adamı diğerinde hakkı yenileni, bir diğerinde hak yemiş ve doymamış yöneticileri anlatarak hicvetmiş. Ancak çoğu öyküde mağdurları, hakkı yenmiş memurları, yurdum insanını sunmuş bizlere.
Öyküleri okurken acı acı güleceksiniz ve zaman zaman şapkayı önünüze alıp derin derin düşüneceksiniz. En sonunda ise suratınıza acı bir tebessüm konacak.
Sizlere de keyifli okumalar, iyi eğlenceler.
Aranızda Damda Deli Var’ı okuyan var mı? Sizce kitabın en dikkat çekici mesajı neydi? Yorumlarda paylaşır mısınız?
Diğer kitap incelemelerini okumak için tıklayın.
Onur Yılmaz –
Aziz Nesin, benim gibi Y kuşağının çok büyük bir ilgiyle okuduğu, bol bol güldüğü ama gülerken de sürekli düşündüğü, acı gerçeklerle yüzleştiği ve aslında bilincinin açıldığı eserler üreten bir yazar. Çocukluğumda okuduğum kitapların gerek kapakları, gerek hikayelerin beni büyülemesi unutulmaz birer hatıra benim için. Her yaşın okuması farklı olur dediğin gibi, yetişkinlikte okuduğumda yine keyifle okudum, bol bol güldüm ama sevdiğim hikâyeler değişti. Aziz Nesin, 7’den 70’e herkese hitap edebilen bir yazar aynı zamanda. Eserlerinin zamansız olması çok değerli ve anlamlı.
Elinize sağlık. Harika bir yazı olmuş. Çok güzel anlatmışsınız Aziz Nesin’i yeni kuşağa. Umarım gençler onun ölümsüz eserlerini merak ederler ve okurlar ve geleceklerini şekillendirirler.