Mavi Kuş – Mustafa Kutlu

Yazan: Rahime Alcan

Hayatın içinden hikâyeler yazarak kendine özgü bir anlatım tekniği geliştiren Mustafa Kutlu’nun bu kitabı kapak tasarımı ve adıyla okuru hemen kendine bağlıyor. Kapakta yer alan mavi, eski tip otobüs yazarın kendi çizimi.

Sitede Yayınlanma Tarihi: 8 Mart 2022

Ülke: Türkiye

Türü: Hikâye

Okur Yaşı: Genel okur kitlesi

Sayfa Sayısı: 210 sayfa

İmla: ☺️

Ebat: 13.5 x 21 cm

Kategoriler:

İnceleme

Kapaktan anlaşılacağı gibi Mavi Kuş, maviye boyalı bu otobüsün ismi. Hikâyenin kurgusal mekânı bu hurda otobüs. Anlatılan hikâyeler de içinde bulunan yolcuların ve sıra dışı bir karakter olan şoförün maceraları. Kasabadan şehre, trene yetişmeye çalışan insanların hikâyeleri tren garında sürpriz bir sonla bitiyor. Hikâye içinde hikâye de diyebileceğimiz bu kitaptan alacağınız lezzet, okurken başka, bitince başka oluyor. Çünkü son cümlelerde öğrendiğiniz sürpriz sonuçla tekrar düşünüp, film sahnesi izlemiş hissine kapılıyorsunuz.

Mustafa Kutlu’nun kurguyla gerçeği birleştirdiği bu kitap romanla öykü arasında bir tür sayılabilir, zaten kendisi de kitabın uzun hikâye ve roman arasında olduğunu satır arasında açıklıyor.

“Bu, hikâye ile roman arasında bir kitap. Kayda-kuyda bağlı. Girişi-gelişmesi-sonucu var. Altyapısı-üstyapısı, çatısı, bacası var. Göstereni, gösterileni, imi, timi var.”

Kutlu, kitaplarında okurla iletişime geçip açıklamalar yapan, üst kurmaca özelliğini kullanan, hikâyenin nasıl yazıldığını anlatıp okuru da ona ortak eden bir yazar aynı zamanda.

Mavi Kuş sadece araç mı?

Mavi Kuş, hurda görünümlü bir araç olmasıyla okurun zihninde bir imge oluşturuyor, okurun dikkatini canlı tutarak başarıyla kurgulanan bir hikâyenin ana ögesi oluyor. Zıtlıklarla dolu bir atmosferde hurda otobüs asla mücadeleden yılmayan insanı ve onun mücadelesini anlatıyor. Yorgun bir demir yığını gibi kasaba meydanında duruyor, yola çıkınca da bir kuş gibi hür oluyor, tüm zorluklara rağmen âdeta uçarak yolcuları hedefe ulaştırıyor. Mavi Kuş, hayat yolculuğunu yansıtan güçlü bir metafor aslında. Zorluklar ve kolaylıklarla dolu büyük bir evren küçük bir otobüse sığdırılmış.

Kasabaların meydanları önemlidir. Buralar hayatın aktığı yerlerdir. Yazar ilk sayfalarda meydanı tanıtıyor. Sıcaktan dili dışarı sarkmış bir köpeğin hâlinden, havada en ufak bir esinti olmayışından yaz aylarının en sıcak günleri olduğunu anlıyoruz. Anadolu’nun ıssız, devletin unuttuğu bir kasabasında hayat nasıl akar bu betimlemelerle bariz bir şekilde görüyoruz. Kasabı, tütüncüsü, yemcisi, bakkalıyla bildiğimiz bir kasabayı ve kasaba insanını anlatarak okuru hikâyeye ısıtıyor ve okura hitaben hemen ekliyor, “Kitabı incitmeden sayfayı çevirin.”

Mavi Kuş uçuyor

Mavi Kuş’u canlandıracak, uçuracak tek kişi olan Kaptan Kenan, muaviniyle beraber hazırlıklara başlıyor, köy meydanı hareketleniyor. Okurlar herkesin Deli Kenan diye bildiği bu şoförü yolculuk boyunca hem tanıyacak hem de gülümseyecek, en önemlisi deliliğe vuran davranışlarının altında yatan kararlı, insancıl hâlini gözlemleyecek.

Mavi kuşa binecek kişiler tek tek tanıtılıyor. Ağır hasta olan köylü kadın arabaya binerken çocuklarıyla ve babasıyla vedalaşıyor. Arabanın üst bagajına, Amerikalı çiftle onlara eşlik eden genç kızın eşyaları yerleştiriliyor. Araştırma için Türkiye’de bulunan Amerikalı arkeologların yanında kıymetli bir sandık var ve onlar sandığın yerleştirilmesini dikkatle takip ediyorlar.

Bir de yolculuğa hazırlanan evli çift var. Köyde öğretmenlik yapan genç adamın eşi artık bu hayata dayanamıyorum diye memleketine dönüyor. Esnaftan bir kişi de elinde sandığıyla biniyor. O da çekingen, silik bir tip olan kasabanın kuyumcusu Nazım.

Yolcular arasında yalnız yaşayan, hükümet tabibi Yahya da var. Beşir ağa da tren garında karşılayacağı siyasiler için heyecanlı. Mavi Kuş, mühendis ve en son eklenen askerlerle yolculuğa hazırlanıyor. Askerlerin arasında da eli kelepçelenmiş genç bir mahkûm bile var.

Karakterlerin Mavi Kuş’a binmeden önce hem geride bıraktıkları hayatlarını hem de hayallerini öğreniyoruz. Kedisi olamadan asla yola çıkmayan Kenan sıcakta sabırsızlanan yolculara aldırmadan onu bekliyor, muavin kediyi kapıp getirince başını okşayıp şefkatle baktıktan sonra yolculuğa başlıyor.

Neden Mavi Kuş’u okuyalım?

Kitabı okunur kılan, kişiler arasında yaşanan diyaloglar ve sürekli yaratılan heyecan unsuru. Daracık bir mekân olan Mavi Kuş’ta kurulan iletişimlerle bambaşka mekânlara gidip bambaşka hikâyeler öğreniyorsunuz. Her şeyden önemlisi sürpriz sonla yaratılan atmosferle gülümserken hikâyenin bitmediğini görüyorsunuz. Kitabın son sayfalarında hâlâ ne oldu şimdi, kurgu mu gerçek mi diyorsunuz.

Yazar Mustafa Kutlu kimdir?

6 Mart 1945 yılında Erzincan’da doğdu. Atatürk Üniversitesinde Türk Dili ve Edebiyatı bölümünü bitirdi, bir süre öğretmenlik yaptı ve sonra ayrıldı. Türk edebiyatına katkı sunan eserlerinin çoğunu hikâye olarak kaleme aldı, uzun hikâye türünde kendine has anlatım tarzını oluşturdu. Kırkın üstünde kitabı var ve hâlâ üretmeye devam ediyor.

Diğer kitap incelemeleri için tıklayın. 

Yorumlar (0)

Yorumlar

Henüz Bir Yorum Yok

Be the first to review “Mavi Kuş – Mustafa Kutlu”

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Diğer İnceleme ve Tanıtımı Yapılan Kitaplar