Kıskanmak – Nahid Sırrı Örik

Yayınevi:

Yazan: Yasemin Kaya

Editör: Yasemin Kaya
Büşra Tangal

Nahid Sırrı Örik, Everest Yayınları etiketiyle yayımlanan kitabı Kıskanmak’ta edebiyatımızın nadir anti-kahramanlarından “çirkin ve geçkin kız” Seniha’nın, ağabeyine karşı yıllardır içinde biriktirdiği kıskançlık ile yaktığı intikam ateşinin, “güzel” yengesinin yasak aşkıyla harlanmış hikâyesi bize kötücül olmanın kişisel ve toplumsal nedenlerini sorgulatıyor.

Sitede Yayınlanma Tarihi: 19 Nisan 2023

Ülke: Türkiye

Türü: Kurgu, Roman

Okur Yaşı: Genel Yetişkin Okur Kitlesi

Hedef Kitle: Cumhuriyet dönemi Türk edebiyatı sevenler.

Sayfa Sayısı: 240 sayfa

İmla: ☺️

Ebat: 14 x 20 cm

İnceleme

Nahid Sırrı Örik’in Kıskanmak romanı, adıyla ilk anda okuyucuyu kendisine çeken kitaplardan biri. Malum, kıskanmanın tarihi, kutsal kitaplardaki Habil ile Kabil arasındaki kardeş kıskançlığına kadar uzanıp psikolojiden sosyolojiye, felsefeden antropolojiye kadar pek çok bilim dalında kendisine yer buluyor. Kıskanmak da bir kız kardeşin ağabeyine duyduğu kıskançlığı ve intikam alma çabalarını anlatıyor. Sunuş yazısında Enis Batur’un, kitabı “tutkunun negatif çehresi üzerine kanlı bir divertimento” olarak tanımlaması henüz başlamadan kitapla ilgili beklentimizi yükseltiyor. Kitap bittiğinde kendi adıma bu beklentinin misliyle karşılandığını hissettim.

Kitap, yazıldığı dönemde Fransız edebiyatında örneklerini bolca gördüğümüz klasik yasak aşk üçgeni (karı, koca, sevgili) örgüsünü hatırlatıyor. Bu romanlardan farkı ise üçgene dördüncü bir kişinin, kocanın kardeşi Seniha’nın, hem de başkahraman olarak eklenmesi.

Romandaki olaylar Seniha’ya odaklanarak ve genelde onun bakış açısıyla anlatılıyor. Seniha’nın ağabeyine yönelen kıskançlık duygusunun neden olduğu intikamın hikâyesine paralel olarak yine Seniha’nın “kolaylaştırıcı” rol oynadığı yengesi güzel Mükerrem ile âşığı Nüzhet arasındaki yasak aşk veriliyor. Yazıldığı 1930’lu yıllarda Türk edebiyatında daha çok Anadolu insanının yaşantısına dönük, toplumcu gerçekçilik diyebileceğimiz konuların hâkim olduğu bir dönemde; psikanaliz tekniklerini de kullanarak bireyin iç dünyasına yer veren anlatım, Örik’i çağdaşlarından ayırıyor.

Çirkin bir femme fatale

Kitaba ilişkin düz bir okuma yaparak bir kız kardeşin ağabeyine yönelttiği kıskançlık, haset ve öfke duygularıyla ondan öç almasının hikâyesi demek ve kitabı “intikam soğuk yenen bir yemektir” sözüyle özetlemek de mümkün. Ancak Kıskanmak kitabına bu haksızlığı yapmayacağım. Kıskanmak, Seniha üzerinden kıskançlık ve haset duygularının hayatımıza nasıl hükmettiğini aktarırken aynı zamanda bu duygulara yol açan nedenlerin Seniha’nın uğradığı haksızlıklara dayandığına işaret ediyor. Sonuçta Seniha yaşadığı ve yaşayamadığı her şeyin suçlusu olarak ağabeyini görüyor:

“Kıskanmak… Seniha’nın yüreğinde ilk beliren, kendisini ilk duyuran ve hemen her gün daha fazla gelişip büyüyen his bu olmuştu. Halit’le aralarında sekiz yaş vardı ve onu kıskanmadığı bir zamanı hiç bilmiyordu. Hayatının en eski, en bulanık ve silik hatıraları arasında bile bu kıskançlık her şeye hükmeden bir yer tutuyordu. Hayal meyal hatırladığı zamanlarda da herkes kendisinin kara kuru, Halit’in ise beyaz, sarı saçlı ve mavi gözlü olduklarına bakarak: ‘Bu kız, o oğlan olmalıydı!’ demişler, hep ağabeyisini okşamışlardı.”

Seniha, romanda tüm kahramanların yazgısını belirleyen ve felaketlerine neden olan kadın, femme fatale, olarak gözüküyor. Edebiyatta genelde çekici ve baştan çıkarıcı olarak tasvir edilen femme fatale karakteri bu kitapta çirkin olarak tasvir edilmiş. Enis Batur’un ön sözde yazdığı gibi, “Güzel olduğu için değil, tam tersine çirkin olduğu için yakıp geçecektir.”

“Kamera başına geçme isteği uyandıran bir roman”

Nahid Sırrı Örik’in ilk romanı olan Kıskanmak, 1937’de Tan gazetesinde tefrika hâlinde basıldı ve 1946’da Hilmi Kitabevi tarafından kitaplaştırıldı. 1994 yılında ise M. Kayahan Özgül’ün editörlüğünde yeniden basıldı. Bu tarihten sonra kitaba ilişkin eleştiri ve tanıtım yazılarının da etkisiyle okuyucunun ilgisini çekmeye başladı. Sonrasında çeşitli yayınevleri tarafından basılan kitap, 2022 yılından itibaren Everest Yayınları tarafından yazarın diğer tüm eserleriyle birlikte yeniden basılarak edebiyatseverlerin ilgisine sunuldu.

Kitabın ön sözünde Enis Batur’un “kamera başına geçme isteği uyandırıyor,” diye yazdığı kitap 2009’da Zeki Demirkubuz tarafından aynı adla sinemaya uyarlandı. Filmde Seniha’yı canlandıran Nergis Öztürk, 46. Antalya Altın Portakal Film Festivali’nde “En İyi Kadın Oyuncu” ödülünü kazandı. Demirkubuz’un filminin; kitabın yarattığı duygu yoğunluğuna, güçlü anlatıma ve detaylı karakter çözümlemesine pek yaklaşamayan başarısız bir uyarlama olduğunu düşünüyorum. Seniha rolündeki Nergis Öztürk’ün başarılı oyunculuğu, filmin yarattığı hayal kırıklığını bir nebze azaltıyor. Zaten uyarlandıkları kitaplardan iyi olan film sayısı da pek fazla değildir. Siz ne dersiniz?

Siz bu kitabı okudunuz mu? En çok dikkatinizi çeken mesaj neydi? Yorumlarda paylaşır mısınız?

Nahid Sırrı Örik kimdir?

Nahid Sırrı Örik, 1894 yılında İstanbul’da dünyaya geldi. Evde öğretmenlerden özel dersler aldı, çeşitli devlet okullarına, özel veya yabancı okullara ve sonrasında Galatasaray Lisesine devam etti ancak öğrenimini tamamlayamadı. Babasının ısrarıyla bir süre Berlin Büyükelçiliğinde memur olarak çalıştı. 1915-1928 yılları arasında babasının görevi nedeniyle Paris başta olmak üzere Avrupa’nın farklı şehirlerinde yaşadı. 1928 yılında yurda döndü ve bir süre çevirmenlik yaptı. Ankara’da Yaşar Nabi Nayır ile Varlık dergisini çıkardı. Tiyatro oyunu, öykü, roman ve gezi yazılarından oluşan on sekiz kitabı var. Ayrıca çevirileriyle gazete ve dergilerde yayımlanmış yüzlerce yazısı mevcut. Örik, 18 Ocak 1960 tarihinde İstanbul’da hayatını kaybetti.

Yaşarken edebiyat çevrelerinde fazla tanınmayan Örik, öldükten sonra iyice unutuldu. 1990’larda eserleri yeniden basıldı ve yeni bir okur kitlesi kazandı. Konuyla ilgili makalelerde de bahsedildiği gibi Selim İleri’yi çok etkilediğini, yazarın Cemil Şevket Bey, Aynalı Dolaba İki El Revolver romanındaki erkek karakteri Örik’ten esinlenerek yarattığını görüyoruz. Eserlerinden Eve Düşen Yıldırım özel bir TV tarafından diziye uyarlandı. Sultan Hamid Düşerken isimli romanı Kemal Bekir tarafından 1976 yılında Düşüş ismiyle oyunlaştırıldı. Aynı eser, 2002 yılında Ziya Öztan tarafından Abdülhamit Düşerken adıyla filme çekildi. Kitapları içerisinde en fazla tanınanı da bu romanıdır.

Diğer kitap incelemelerini okumak için tıklayın.

Yorumlar (0)

Yorumlar

Henüz Bir Yorum Yok

Be the first to review “Kıskanmak – Nahid Sırrı Örik”

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

More Products