Mona’nın Gözleri

Mona’nın Gözleri, bizleri görme yetisini kaybetme tehlikesiyle karşı karşıya olan Mona’nın, sanat tarihçisi dedesiyle Paris müzelerine yaptığı gezilere katılmaya davet ediyor.

Mona’nın Gözleri, on yaşında görme yetisini kaybetme tehlikesiyle karşı karşıya olan Mona’nın hikâyesini anlatıyor. Thomas Schlesser’in kaleme aldığı romanda Mona, sanat tarihçisi dedesi ile Paris’teki müzeleri keşfederken 52 önemli sanat eserini inceleyerek hayata dair önemli dersler de alıyor.

Sanat ve insan ilişkileri üzerine büyüleyici bir hikâye olan Mona’nın Gözleri, her yaştan okura, özellikle de sanatseverler, duygusal kitapları sevenler, dede ve torun ilişkileri hakkın bir hikâye okumak isteyenlere hitap edecek bir kitap. Yıllarca çoksatanlar listelerinde yerini koruyan Sophie’nin Dünyası’nın sanat tarihindeki karşılığı olarak görülen bu eser, sanat tarihindeki önemli eserleri duygu dolu bir hikâyeyle harmanlıyor. Thomas Schlesser, Mona’nın Gözleri ile sanat tarihini herkes için anlaşılabilir kılmayı amaçlıyor ve bu alanda yeni bir soluk getiriyor.

Mona’nın Gözleri, dünya çapında büyük ilgi gördü. Kitabın yayın hakları kısa sürede aralarında Amerika, Kore, İtalya, Almanya’nın da bulunduğu 32 ülkeye satıldı. Kitap, Fransa kısa sürede 36.000 adet satışı yakalayarak çok satan listelerinde üst sıralara yerleşti. Mona’nın Gözleri, Grand Prix RTL-Lire Magazine Littéraire 2024 için kısa listeye kalarak edebi başarısını da kanıtladı.

Arka Kapaktan

52 hafta, 52 sanat eseri ve bir dede-torun hikâyesi: Mona’nın Gözleri

On yaşındaki Mona görme yetisini kaybetme tehlikesiyle karşı karşıyadır. Doktorlar hastalığın gizemini araştıradursun, Mona’nın sanatsever dedesi Henry Vuillemin’in biricik torunu için bambaşka bir reçetesi vardır: Her hafta çarşamba günü buluşacak ve birlikte Paris’in en büyük üç müzesini (Louvre, Orsay, Beaubourg) keşfe çıkacaklardır. Böylelikle Henry’nin planına göre Mona bir gün karanlığa yenik düşse bile zihninin derinliklerinde güzelliği ve cesareti saklayan görsel bir hazinesi olacaktır.

Dede-torun bir yandan tarihe iz bırakmış pek çok sanatçının eserlerini çözümleyip tartışırken diğer yandan hayal kırıklığı, yas, aşk, özgürlük, birey olmak gibi hayatın tüm renklerini ve meselelerini sanatın perspektifinden öğreneceklerdir.

Leonardo da Vinci, Rembrandt, Johannes Vermeer, Francisco Goya, Frida Kahlo, William Turner, Gustave Courbet, Édouard Manet, Claude Monet, Edgar Degas, Paul Cézanne, Vincent Van Gogh, Gustave Klimt, Raphaël, Camille Claudel, Marcel Duchamp, René Magritte, Pablo Picasso, Marina Abramovic ve çok daha fazlası bu yolculukta onları beklemektedir.

Sanat tarihçisi Thomas Schlesser, güçlü duygularla çevrili bu evrensel masalda okuru görmeyi öğrenmeye davet ederken sanatın insanın anlam arayışındaki vazgeçilmez yerini yeniden hatırlatıyor.

“Tüm dünyanın okumak için can attığı kitap.” – Le Figaro

“Güzelliğe ve bilgeliğe bir övgü.” – Le Parisien

Thomas Schlesser Kimdir?

8 Aralık 1977’de Paris’te doğan Thomas Schlesser, sanat tarihçisi, yazar ve Hartung-Bergman Vakfı’nın yöneticisi. 2014 yılından bu yanaysa École Polytechnique’de profesör olarak görev yapıyor. Mona’nın Gözleri Schlesser’in ikinci romanı.

Künye

Yayınevi: Timaş Yayınları

Kitap Adı: Mona’nın Gözleri

Orijinal Adı: Les Yeux de Mona

Yazar: Thomas Schlesser

Çeviren: Işıtan Tual Şekercigil

Kategori: Roman

Basım Tarihi: Mayıs 2024

Sayfa sayısı: 400

Ebat: 13,5×21

Etiketler: Paris, müze, sanat, dede-torun ilişkisi

Yeni çıkan kitap tanıtımlarını incelemek için tıklayın.