Aşk Dersleri – Alain de Botton
Alain de Botton’un Sel Yayıncılık’tan çıkan Aşk Dersleri kitabını romantik bir aşk romanı sanıyorsanız yanılacaksınız çünkü eser tam olarak asla farkına bile varmadığınız bencil yanınızı bulup çıkaran ve sizi bununla yüzleştiren realist bir roman.
Orjinal Adı: The Course of Love
Ülke: İngiltere
Türü: Kurgu
Okur Yaşı: Genel Yetişkin Okur Kitlesi
Hedef Kitle: Öğretici ve felsefi romanları sevenler.
Sayfa Sayısı: 240 sayfa
Çevirmen: Özge Çelik
Çeviri: ☺️
İmla: ☺️
Ebat: 13.6 × 19.6 cm
İnceleme
Alain de Botton’dan daha evvel Görmek ve Fark Etmek, Proust Yaşamınızı Nasıl Değiştirebilir? ve Felsefenin Tesellisi adlı kurgu dışı kitapları okudum. Aşk Dersleri kitabı roman olduğundan ve konusu aşk olduğu için mesafeli davranıp yazarı okumaya uzun bir ara vermiştim fakat kitaba başladığımda daha ilk sayfalarda bu kararın yanlış bir ön yargı olduğunun farkına vardım.
Tüm yetişkinler okumalı
Aşk Dersleri, okuyan herkesin ikili ilişkilerindeki davranışları sorgulatacak öğretici bir roman. Kitap Kristen ve Rabih adında iki ana karakterin üzerinden ilerliyor. Daha çok erkek karakterin zihninde dolaşıp, ilişkiye onun gözünden bakıyorsunuz fakat bazı bölümlerde kadın karakterin ilişki içerisinde yaşadığı sıkıntılara ve onun isteklerine de kulak veriyorsunuz. Yazar, karakterlerin yaşadıklarıyla ilişki biçimlerini, ikili ilişkilerde çiftlerin fark edemedikleri sorunları ve nedenlerini ele alıp eserin sonlarında ise çözüm yollarını yine aynı karakterlerin yaşadığı olaylar üzerinden okura sunmaya çalışmış.
Romanın başında önceden yaşadıkları belli başlı olaylar ile birlikte karakterlerimizi genel özellikleri ile tanıyor daha sonra yollarının kesiştiği noktaya geliyoruz. Karakterlerimiz tanıştıktan sonra flört dönemlerinden başlayarak ilişkinin her evresini farklı örneklerle okumaya başlıyorsunuz. Aşk Dersleri’nin içerisinde flört, aldatmak, evlilik, iş yaşamındaki stresin ilişkimize etkileri, sağlıklı birer ebeveyn olmak, aile yaşamındaki iş bölümü gibi bir ilişkide yaşanılması muhtemel her tema karşınıza çıkıyor. Tam olarak da bu nedenle tüm yetişkinler okumalı.
Alain de Botton okuru âdeta sağlıklı ve sağlam ilişki kurma yolunda ilerleyen tecrübesiz bir öğrenci olarak görüyor. Bu nedenle ilişkinin her evresinde sırasıyla yaşanılan irili ufaklı sorunları ele alarak ilerlerken özellikle farklı açılardan yaklaşmanızı sağlıyor. Örneğin evlilikle alakalı yaptığı şu yorum yazarın bakış açısını gösteriyor:
“Evlilik; karşısındakinin kim olduğunu veya olabileceğini bilmeyen iki insanın, tahayyül edemedikleri ve üstüne düşünüp taşımaktan da itinayla kaçındıkları bir geleceğe kendilerini tabi kılarak, umutla, cömertçe ve müthiş bir içtenlikle oynadığı kumardır.”
İlişkide kuvvetli empatinin önemi
Gerek ikili ilişkilerde gerekse sosyal ilişkilerde karşılaşılan en temel sorun, yaşadığımız problemlerin nedenlerini araştırmadan yarattığı olumsuz duyguya odaklanmak. Bu şekilde yaklaşarak, sebeplerin peşine düşmeden, sadece bize yaşattığı negatif duygulara göre değerlendirmenin getireceği olumsuz sonuçları da bu eser sayesinde görebiliyorsunuz. Aşk Dersleri’ni okurken farkında olmadan kendinizi sorguya çekeceksiniz, zaten yazarın amacı da bu. Mutlu bir birliktelik için empati yapabilmenizin ne kadar değerli olduğunu neredeyse kitaptaki her örnekte yeniden göreceksiniz. Sonrasında, ister istemez kendi davranışlarınızla karşılaştırıyorsunuz. Dolayısıyla kendi ilişkinizde de sizin veya partnerinizin zaman zaman anlamlandıramadığınız davranışları hangi nedenler sonucunda sergilediğini, ilişki içerisinde neleri fark edemediğinizi irdeleyip partnerinizle biraz daha kuvvetli empati kurabilmenin yollarını arıyorsunuz. Kitabın içerisinde bir ilişkide yaşanabilecek tüm duygu durumları işlendiği için herkesin mutlaka farklı çıkarımları olacaktır. Yazar romanın bütünlüğünü bozmadan aralarda ele aldığı sorunun ana fikrini de anlatan bölümler eklemiş ve bu sayede kendi sorgulamanızı yaparken derinleştirmenize yardımcı olarak farkındalık kazanmanıza yardımcı oluyor. Bunun yanında oldukça akıcı ve merak uyandıran bir kurgusu olduğu için yaz sıcaklarında bile kısa sürede ilginizi kaybetmeden okuyabilirsiniz.
Alain de Botton kimdir?
Alain de Botton, 20 Aralık 1969 yılında İsviçre’de doğdu. Yahudi asıllı olan yazar on iki yaşına kadar Fransızca ve Almanca konuşarak büyüdüğü İsviçre’de yaşadı. Daha sonra İngilizcenin anadil olduğu bir okul olan Oxford’da The Dragon School’a gitti. Alain de Botton’un çocukluğu sıklıkla yatılı okullarda geçti ve bu yazarın utangaç ve çekinden bir yapısı olmasına neden oldu.
Cambridge Üniversitesinde Tarih okuyan Alain de Botton bu bölümü çift yıldızlı birincilik ile bitirdi. Daha sonra Londra’daki King’s College’de Felsefe alanında master yaptı. Londra’da yaşamaya devam edip aynı zamanda belgesel yapımcılığı da yapan Alain de Botton’un eserleri toplamda on altı dile çevrildi. Eserlerinin en belirgin özelliği, felsefenin günümüzde yaşamla olan ilişkisini vurgulayarak çeşitli çağdaş konuları ve temaları tartışmasıdır.
Eserlerinden bazıları
- Felsefenin Tesellisi
- Proust Yaşamınızı Nasıl Değiştirebilir?
- Seyahat Sanatı
- Statü Endişesi
- Görmek ve Fark Etmek
- Ateistler İçin Din
- Mutluluğun Mimarisi
Diğer kitap incelemelerini okumak için tıklayın.
Yorumlar
Henüz Bir Yorum Yok