Türk edebiyatının öykü türünde verilen en önemli ödüllerinden biri olan Sait Faik Hikâye Armağanı, her yıl yazarın ölüm yıl dönümü olan 11 Mayıs’ta sahiplerini buluyor. Bu yıl 68.’si düzenlenen yarışmanın kazananı “Yok Yolcu” hikâye kitabıyla Kâmil Erdem oldu.
Begüm Saracel, İmre Polat
Vasiyetnameyle Bırakılan Armağan
1950’li yıllarda çoğunlukla liselerde düzenlenmeye başlanan edebiyat matineleri, edebiyata ilgi duyan gençlere, sevdikleri yazarları görme ve onların eserlerini kendi seslerinden dinleme imkânı vererek edebiyat dünyasına yeni bir soluk getirir. Sait Faik de Fazıl Hüsnü Dağlarca’nın teşvikiyle 1954’te Darüşşafaka Lisesi’nde düzenlenen bir edebiyat matinesine katılır ve ortamdan çok etkilenir. Babası hayatta olmayan çocuklara eşsiz eğitim olanakları sunan Darüşşafaka’ya bütün mal varlığını bağışlamaya karar verir.
Sait Faik’in aynı yıl vefatının ardından, annesi Makbule Hanım yazarın eserlerinin telif haklarını ve çoğu öyküsünü kaleme aldığı Burgazada’da bulunan evini müze olması şartıyla Darüşşafaka Cemiyeti’ne bıraktığını belirten bir vasiyetname hazırlar. Vasiyetnamede bir koşul daha vardır; Sait Faik Abasıyanık adına düzenlenecek bir yarışmayla edebiyat dünyasının önde gelen isimlerinden oluşan bir jüri, aynı takvim yılı içinde yazılmış öykü kitapları arasından en başarılısını seçerek bir ödül verecektir.
Modern Türk hikâyeciliğinin öncülerinden Sait Faik Abasıyanık anısına her yıl düzenlenen Sait Faik Hikâye Armağanı töreni ilk kez 1955 yılında yapıldı. Darüşşafaka Cemiyeti ve Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları iş birliğiyle öykü alanında yazılan başarılı eserleri ödüllendirmeye devam ediyor.
Jüride Kimler var?
Jüri başkanı Doğan Hızlan; jüri üyeleri Prof. Dr. Murat Gülsoy, Prof. Dr. Jale Parla, Metin Celal, Hilmi Yavuz ve Nursel Duruel; Cemiyet temsilcisi Beşir Özmen
Yarışmaya Katılım Koşulları & Seçim Süreci
Edebiyatımızın en uzun soluklu hikâye yarışması olarak bilinen Sait Faik Hikâye Armağanı’na aday olabilmek için gerekenler şunlar:
- Şubat ayının son günü akşamına kadar eserin hem yazar hem de yazarın çalıştığı yayınevi tarafından Darüşşafaka Cemiyeti, Kurumsal İletişim Birimi’ne aday olduğunun bildirilmesi ve eserin 10 nüshasının yetkili birime teslim edilmesi,
- Aday olarak bildirilen kitabın daha önce başka bir ödül almamış olması ve yazarın daha önce başka bir kitabıyla Sait Faik Armağanı kazanmamış olması.
Ayrıca aynı takvim yılı içinde yayımlanmış bir eser, yazarı tarafından başvuru yapılmamış olsa bile, en az 2 jüri üyesinin imzasının bulunduğu yazılı bir teklifle Armağan için önerilebiliyor.
Ön jürinin belirlediği ve kamuoyuna da duyurulan 10 kitaplık kısa liste jüri üyeleri tarafından Sait Faik’in Türk edebiyatındaki çizgisiyle çelişip çelişmediğine, insan ve toplum gerçeklerini insancıl bir değerle işleyip işlemediğine ve dil ve anlatım ustalığına sahip olup olmadığına bakarak değerlendiriliyor.
Sait Faik Hikâye Armağanı son 5 yılın kazananları
- 2022 Kâmil Erdem, Yok Yolcu (Bookinton incelemesini okumak için tıklayın.)
- 2021 Şermin Yaşar, Deli Tarla
- 2020 Ethem Baran, Döngel Dünya
- 2019 Melisa Kesmez, Nohut Oda (Bookinton incelemesini okumak için tıklayın.)
- 2018 Kemal Varol, Sahiden Hikâye
Sait Faik Abasıyanık Kimdir?
Sait Faik, 23 Kasım 1906 yılında Adapazarı’nda varlıklı bir ailede dünyaya geldi ancak gösterişten uzak kalarak kurduğu sıradan bir hayatta, gözlerinin önünde akıp giden sıradan insanların yaşamlarına eşlik etmeyi tercih etti. Hikâye, roman ve şiirlerinde toplumun ve yaşadığı dönemin belirlediği kalıpların dışında kalarak yaşadığı yerlerin ve insanların izlerini kendi izleriyle birleştirip eşsiz eserler ortaya çıkarttı. Odağı emekçiler, çocuklar, yoksullar, işsizler, balıkçılar, yalnızlar gibi insan hikâyeleri oldu. İçinde sürekli olarak büyüttüğü yalnızlık duygusu, kırılganlığı, hassasiyeti, öfkesi onu kimsenin görüp farkına varmadığı hikâyelere doğru yola çıkarttı.
Sıkıyönetim döneminde yazdığı hikâyeler hakkında yapılan asılsız ihbarlar yüzünden defalarca mahkeme önüne çıkması, Medar-ı Maişet Motoru kitabının toplatılması, annesini üzme korkusu, aşk hayatında yaşadığı hayal kırıklıkları zaman zaman Sait Faik’i yazmaya küstürdü ancak vazgeçiremedi.
“Söz vermiştim kendi kendime: Yazı bile yazmayacaktım. Yazı yazmak da bir hırstan başka ne idi? Burada namuslu insanlar arasında sakin ölümü bekleyecektim. Hırs, hiddet neme gerekti? Yapamadım. Koştum tütüncüye, kalem kâğıt aldım. Oturdum. Adanın tenha yollarında gezerken canım sıkılırsa küçük değnekler yontmak için cebimde taşıdığım çakımı çıkardım. Kalemi yonttum. Yonttuktan sonra tuttum öptüm. Yazmasam deli olacaktım.” (Sait Faik, Son Kuşlar, s. 51, Varlık Yayınları, 1956, İstanbul)
11 Mayıs 1954 yılında aramızdan ayrıldıktan sonra arkasında bıraktığı birbirinden eşsiz, kendine has birçok eserin yanı sıra kendi adını taşıyan “Sait Faik Hikâye Armağanı” da onu yaşatmaya devam ediyor.
Eserleri
- Semaver (1936)
- Sarnıç (1939)
- Şahmerdan (1940)
- Lüzumsuz Adam (1948)
- Mahalle Kahvesi (1950)
- Havada Bulut (1951)
- Kumpanya (1951)
- Havuz Başı (1951)
- Son Kuşlar (1952,
- Şimdi Sevişme Vakti (Şiir-1953)
- Kayıp Aranıyor (Roman-1953)
- Alemdağda Var Bir Yılan (1954)
- Az Şekerli (1954)
- Yaşamak Hırsı (Georges Simenondan Çeviri-1954)
- Tüneldeki Çocuk (1955)
- Mahkeme Kapısı (1956)
Kaynakça:
https://www.darussafaka.org/hakkimizda/cemiyet/sait-faik-hikaye-armagani
https://www.insanokur.org/yazmasam-deli-olacaktim-sait-faik/