Odesa Ana
Yazan: Maxim Biller
Düzenleyen: Yasemin Kaya
Editör: Tuna Sena KaraMaxim Biller’in Livera Yayınevi’nden çıkan üçüncü kitabı Odesa Ana, okurları tarihin, aşkın ve insanlığın derinliklerine götürüyor. Levent Tayla tarafından Türkçeye çevrilen eser, Hamburglu Rus-Yahudi Grinbaum ailesinin nesiller boyu süren mücadelelerini ve geçmişin gölgelerinden kurtulamayan yaşamlarını anlatıyor. Roman, savaşın, yıkımın ve değişimin ortasında kalan bir dünyayı gözler önüne sererken, aile bağlarının gücünü ve bireylerin kendi kimliklerini bulma çabasını da işliyor.
Orjinal Adı: Mama Odessa
Orjinal Dili: Almanca
Ülke: Almanya
Türü: Roman
Yayın Tarihi: Ağustos 2023
Türkçe Baskı: Temmuz 2024
Okur Yaşı: Yetişkin Okur
Hedef Kitle: Genel Okuyucu Kitlesi
Editör: Tuna Sena Kara
Yayın Direktörü: Kerem Işık
Sayfa Sayısı: 176
Çevirmen: Levent Tayla
Ebat: 13,5x19,5
İnceleme
Odesa Ana İkinci Dünya Savaşı sırasında Odesa’dan başlayarak Stalin döneminin sonlarına ve günümüze kadar uzanan bir dönemi anlatıyor. Odesa’nın tarihi ve kültürel zenginliğinin etkileyici bir arka plan oluşturduğu romanda, şehrin sokakları, pazarları ve deniz kıyıları, Biller’in detaylı anlatımıyla adeta kâğıt üzerinde yeniden hayat buluyor.
Livera Yayınevi tarafından yayımlanan romanın merkezinde, kendisi de bir yazar olan anlatıcı Mişa ile Rus şair Anna Ahmetova’ya hayranlık duyan ve yazar olmak isteyen annesi Alyona arasındaki çetrefilli anne-oğul ilişkisi yer alıyor. Odesa Ana, canlı ve hareketli Odesa sokaklarında başlıyor. Tıpkı yaşadığı şehir Odesa gibi renkli ve karmaşık bir yaşam süren Alyona geçmişin acıları ve geleceğin umutları arasında sıkışıp kalmıştır. Alyona’nın çocuklarıyla olan ilişkisi ve onların kendi yollarında ilerlerken yaşadıkları içsel çatışmalar romanın dokusunu oluşturuyor.
Alyona’nın yazdığı metinler, roman boyunca anlatıya eklenerek kitaba farklı bir boyut kazandırıyor. Biller’in ustalıkla ördüğü hikâye, yazdıkları yüzünden defalarca birbirine ihanet eden ama yine de birbirlerini kaybetmeyen bir anne-oğul ilişkisini, aile bağlarının gücü ve bireylerin kendi kimliklerini bulma çabasını merkeze alarak anlatıyor. Salt bir aile destanı olmanın ötesine geçen romanda karakterlerin iç dünyaları, aşkları, hayal kırıklıkları ve umutları ustalıkla resmediliyor.
Yazarın 2019 yılında kaybettiği kendi annesine de bir veda mektubu olarak okunabilecek olan Odesa Ana, insan ruhunun dayanıklılığını, sevginin gücünü ve geçmişle yüzleşmenin zorluğunu anlatan unutulmaz bir eser olma iddiasında. Kitaba ilişkin yapılan yorumlarda “Odesa Ana’nın Almancada nadiren ulaşılabilen büyük bir hassasiyet ve şiirsel güce sahip edebi bir başyapıt” olduğu değerlendirmesi yer alıyor.
Kitaptan Bir Alıntı
1987 Mayıs’ında –o zamanlar daha yirmi altı yaşındaydım– annem eski bir Rus daktilosuyla bana hiçbir zaman yollamadığı bir mektup yazmıştı. Mektup, o anda ne kadar tembel olduğundan, günlerdir hiçbir şey yapmadan, babamla birlikte aldıkları oturma odasındaki o devasa, kırmızı Rolf-Benz kanepede yatıp ince Kim sigaralarını tüttürdüğü için ne kadar utandığından bahsetmesiyle başlıyordu. Ve mutfakta fal açıp daha çok sigara içtiğiyle. Ya da elinde sigarasıyla oturma odasında durup Bieberstraße’deki evimizin önünde yükselen ıhlamur ağaçlarının henüz çıplak, kapkara dallarında yeni yeni filizlenen yapraklara baktığıyla.
Maxim Biller Kimdir?
1960 yılında, Rus-Yahudi bir ailenin oğlu olarak Prag’da dünyaya geldi ve 1970 yılında ailesiyle birlikte Batı Almanya’ya göç etti. Hamburg ve Münih’te edebiyat eğitiminin ardından, Thomas Mann’ın erken dönem eserlerinde Yahudi imgesi üzerine yüksek lisans teziyle 1983 yılında mezun oldu. Münih’teki Alman Gazetecilik Okulu’nda eğitim alan Biller’ın yazıları Tempo, Der Spiegel, Die Zeit ve Faces’da yayımlandı. Tempo’daki 100 Nefret Satırı adlı provokatif köşesiyle Almanya’da geniş çevrelerce tanındı. 2007 yılında iki öyküsü The New Yorker’da yayımlandı.
Levent Tayla Kimdir?
1960 yılında Ankara’da dünyaya geldi, Avusturya Lisesi St. Georg’un ardından İstanbul Üniversitesi İşletme Fakültesi’nde okudu. Daha üniversitede okurken Nokta dergisinde gazeteciliğe başladı. Erich Scheurmann’ın Göğü Delen Adam adlı kitabını çok sevdiği ve çevresindekilerle paylaşmak istediği için askerlik yaparken çevirdi. Daha sonra 16 yıl boyunca Almanya ve Fransa’da gazeteciliğin yanı sıra Almanca öğretmenliği yaptı. 2005 yılında yeniden Türkiye’ye dönüp bir yayın kuruluşunda yönetici olarak çalıştı. 2014 yılından emekli olduğundan bu yana tam zamanlı olarak çevirmenlik yapıyor.
Yeni çıkan kitap tanıtımlarını incelemek için tıklayın.
Etiketler: Aile Bağları, İçsel Çatışmalar, Yazar Olma Mücadelesi, Odesa.
Yorumlar
Henüz Bir Yorum Yok