Yaşadığımız büyük deprem felaketi bölge halkının yanı sıra hepimizde derin yaralar açtı. Hazırlıklı olabilecekken hazırlıksız yakalanmak ise yaralarımızın acısını arttırdı. Biliyoruz ki biz zor anlarda birbirine destek olan bir milletiz. Desteğin en organize ve yarar sağlayan yolu da sivil toplum kuruluşlarından geçiyor. Gönüllü olabileceğiniz sivil toplum kuruluşlarını sizin için derledik.
Pınar Taşcı
Her afet sonrası kimimiz evde kimimiz bilfiil afet bölgesinde olmak suretiyle elimizden geleni yapmaya çalışıyoruz. Yaşadığımız bu süreç, dernek ve vakıfların kriz yönetiminde ve dayanışmanın doğru yer ve zamanda gerçekleşebilmesinde ne kadar önemli bir rol oynadığını görmemizi sağladı. Bireysel çabalarımız elbette değerli ama bir sivil toplum kuruluşu bünyesinde organize olarak dayanışma içindeysek daha kolay sonuca ulaşabiliyor, daha fazla fayda sağlayabiliyoruz. Dayanışma yaşatıyor ve gönüllülük tam da bu noktada önem kazanıyor.
Gönüllülük Nedir?
Gönüllülüğü, bireyin maddî karşılık ve çıkar beklentisi içinde olmadan, toplumun yararına olduğu düşünülen bir hedefe ulaşmak için kendi isteği ile veya ihtiyaç doğrultusunda, toplumsal girişim bünyesinde yer alarak ya da bir sivil toplum kuruluşunda/örgütünde sürdürdüğü faaliyetler olarak tanımlayabiliriz. Bir sivil toplum kuruluşunda gönüllü olarak görev almak manevi olarak elbette herkese iyi gelir. Birilerine faydası dokunduğunu bilen insan nasıl olur da huzurlu olmaz ki, değil mi? Dayanışma gereken herhangi bir durumda gönüllü olarak görev almak hayatı anlamlandırmamıza yardımcı olabilir. Bu bir seçim meselesidir ve hem topluma hem de gönüllüye fayda sağlar. Bununla birlikte ekip çalışması becerilerinde artış da gönüllülüğün kazanımlarından biri. Organizasyonun ne kadar önemli olduğunu ülkece deneyimledik. Bu anlamda, güçlü organizasyona sahip bir sivil toplum kuruluşu gerektiği anda yüksek fayda sağlayabilecektir. Peki, bir sivil toplum kuruluşunda gönüllü olmak istersek neler yapmamız gerekir, biraz da ona bakalım.
Gönüllülüğün Yol Haritası
Afet ve benzeri dayanışma gerektiren durumlarda hepimizin duyarlılığı daha da artıyor. Yaşadığımız depremlerden sonra da böyle oldu. Bugünlerde birçok kişi sivil toplum örgütlerine katılmak istiyor. Sadece bu günler için değil ve sadece insani yardım kuruluşları için de değil hayatımızın tümünde, eğitim, sağlık, kadın, çocuk, çevre vb. konularda dayanışma içinde olmamız gerekiyor. Bir STK’da gönüllü olarak görev almak için şöyle bir yol izleyebiliriz:
- Öncelikle ilgi alanlarımızı tespit etmekle başlayabiliriz işe. Ne yapabiliriz? Nasıl bir katkı sağlayabiliriz? Ne kadar vakit ayırabiliriz? Çevre gönüllüsü mü olmak istiyoruz, eğitim alanında mı görev almak istiyoruz ya da kadın cinayetleri ve istismarı konularında mı farkındalık yaratmaya niyetliyiz? Önce kendimize bu soruları sorarak alanımızı belirlemeliyiz.
- Bu soruların yanıtlarından emin olduktan sonra ilgi alanımıza uygun dernek ve vakıfları araştırabiliriz.
- Araştırmalarımız sonucunda bir karara vardıysak gönüllü olmak istediğimiz kurumun hangi çalışmalar yaptığını incelemeli, mümkünse diğer gönüllülerle istişare yapmalı, kurumun faaliyetleri hakkında bilgi sahibi olmalıyız.
- Kurum yetkilileri ile tanışabiliyorsak onlardan ne beklediğimizi ve bizim nasıl katkı sağlayabileceğimizi kendileriyle paylaşabiliriz.
- Bu noktaya kadar olumlu bir sonuç çıkardıysak gönüllülük sürecimizi başlatır, varsa kurumun eğitimlerine katılabiliriz.
Tüm bu süreçler önemli çünkü gönüllülük faaliyetlerinde görev aldığımızda içerisinde bulunduğumuz sivil toplum kuruluşunu temsil ediyor olacağız. Araştırmadan seçim yapmak bazen olumsuz sonuçlara yol açabilir.
Türkiye’de Gönüllülük İstatistikleri
Bilgi Üniversitesinin yayımladığı 2019-2020 Türkiye Gönüllülük Araştırma Raporu’ndan edindiğimiz bilgiye göre Türkiye, gönüllülük oranı olarak Avrupa’daki 34 ülke ile kıyaslandığında %6.2 ile sondan ikinci durumda.
Yine aynı raporda eğitim seviyesi yükseldikçe gönüllülük oranının doğru orantılı arttığını görüyoruz. Ülkemizdeki gönüllülerin %2,9’u ilkokul mezunu, üniversite mezunlarında bu oran %16,8, doktora seviyesinde ise %38,5’a çıkıyor. Gönüllülük faaliyetlerine katılanların %11,1’i öğrenci. İkinci sırada ise ücretli bir işte çalışanlar yer alıyor; oranı %9,7. İstatistik şöyle devam ediyor: İşsizlerin oranı %1,6, çalışmayan kadınların %2,1, emeklilerin %5,9.
Gönüllülük faaliyetlerine katılımda erkeklerin oranı kadınlardan yüksek. Faaliyet konularına göre baktığımızda ise gönüllülerin %65’i eğitimle ilgili sivil toplum kuruluşları içerisinde.
Gönüllü Olabileceğimiz Sivil Toplum Kuruluşları
Sivil toplum kuruluşları, toplumdaki çeşitli sorunları bağımsız olarak ele alıp kamuoyunu bilgilendirme ve aydınlatma görevi yapan, öneriler sunan her türlü birlik ve sivil örgütlerdir. Bu kuruluşların birçoğunu vakıf ve dernekler oluşturmakla birlikte birlikler, kooperatifler, sendikalar, meslek odaları gibi örgütler de bu kapsamda. Devlet bu kuruluşlara vergi muafiyetleri, hibeler ve sözleşmeler yoluyla destek oluyor. Dünyada sivil toplum kuruluşlarının varlığı ve etkisi gelişmişliğin de göstergesi bir bakıma.
Birçok konuda STK görebiliriz. Bunların başlıcaları, çocuk, kadın güvenliği ve korunması, eğitim, kültür-sanat, insani yardım, sağlık, çevre bilinci, hayvan hakları olarak sayılabilir.
Ülkemizde herhangi bir devlet kurumuyla bağı olmayan STK’ların birçoğunu tanıyorsunuz elbet. Bu kurumlarda gönüllülük faaliyetlerine katılmak isteyenler için kısaca bahsedelim.
Arama Kurtarma Derneği (AKUT)
Türkiye’nin ilk gönüllü arama kurtarma derneği AKUT, 14 Mart 1996 yılında kuruldu. Kurucular arasında Nasuh Mahruki de yer alıyor. Dernek ilk kurtarma faaliyetini Uludağ’da gerçekleştirdi. 1999 Gölcük depreminde, 150 gönüllüsü ile 200’ün üzerinde insan kurtardılar. (Bugünkü verileri henüz bilemiyoruz.) AKUT kuruluşundan bu yana uluslararası alanda da birçok afette kurtarma çalışmalarında yer aldı. “Hayata Devam Türkiye” projesi ile Anadolu’yu gezen AKUT tırı son 5 yılda 60.000 km yol kat edip 5.5 milyon kişiye ulaşarak Deprem Bilinçlendirme Semineri verdi. Buraya tıklayarak AKUT gönüllüsü olabilir veya maddî destek sağlayabilirsiniz.
Ahbap Platformu
Müzisyen Haluk Levent tarafından kurulan Ahbap’ın amacı ihtiyaç sahiplerine her türlü ayni ve nakdî yardımda bulunarak dayanışma bilincini toplumun her kesiminde güçlendirmek ve iyi insanlardan oluşan bir toplum oluşmasına yardımcı olmak. Afet zamanları dışında da birçok projeye imza attılar. Sanat, eğitim, çevre, bilim, teknoloji gibi alanlarda birçok alt kurulu olan Ahbap’ta gönüllü olmak isterseniz buraya tıklayabilirsiniz.
İhtiyaç Haritası Platformu
İhtiyaç sahiplerini arada aracı olmaksızın destek olmak isteyen bireyler ve kurumlar ya da kuruluşlarla buluşturan bu sosyal kooperatif 2015 yılında Mert Fırat tarafından kuruldu. Kanıtlanmış harita teknolojisi ve toplum tabanlı doğrulama işlevi aracılığıyla ihtiyaç haritası eğitim, sağlık, kültür sanat gibi alanlarda da dayanışmayı kolaylaştırıyor. 2015 yılından bugüne dek platformu 120 bini aşkın üye, 350’den fazla sivil toplum örgütü, 70’den fazla özel sektör kuruluşu ve yüzlerce kamu kurumu temsilcisi kullandı. 10 milyondan fazla ihtiyaç kalemi karşılandı ve yaklaşık 497 milyon liraya eş değer bir paylaşım ekonomisi yaratıldı. Siz de İhtiyaç Haritası gönüllülerinden olmak isterseniz buraya tıklayabilirsiniz.
Türkiye Erozyonla Mücadele, Ağaçlandırma Ve Doğal Varlıkları Koruma Vakfı (TEMA)
Bugün bir milyondan fazla gönüllüye ulaşmış olan TEMA’nın kurucuları Toprak Dede ve Yaprak Dede olarak bildiğimiz Hayrettin karaca ile A.Nihat Gökyiğit. 11 Eylül 1992 tarihinde kurulan TEMA’nın hedefi erozyon ve çölleşme ile mücadele, bu tehlikelere dikkat çekmek, toprağımıza sahip çıkmak, çözümler üretmek, ağaçlandırma yapmak ve her şeyden önemlisi tüm bunların bir devlet politikası haline gelmesini sağlamak. Bu amaçlarla yola çıkan TEMA sayesinde Türkiye’de mera ve toprak yasaları çıktı. 27 bin futbol sahası alanda, 22 milyondan fazla fidan toprakla buluştu. TEMA’da örgütlenme gönüllüsü, saha gönüllüsü veya destek gönüllüsü olmak isterseniz buraya tıklayabilirsiniz./
Çevre ve Kültür Değerlerini Koruma ve Tanıtma Vakfı (ÇEKÜL)
Ülkemizin doğal, tarihsel ve kültür varlıklarını korumak amacıyla 1990 yılında kurulan ÇEKÜL “Doğa ve kültürle varız” diyor. Kuruluşundan bugüne dek doğa, kültür ve insan arasındaki yaşamsal uyumun savunucusu olan vakıf birçok proje hayata geçirdi. Şehirleşmenin kültürel doku korunarak olması gerektiğinin altını çizen ÇEKÜL kentlerin eski mahallelerinde sağlıklaştırma çalışmaları, geleneksel evlerde çevre düzenlemesi yapılmasını, tarihi yapıların, çarşıların, kent merkezlerinin yeniden düzenlenmesini sağladı. Şehirler çağdaşlaşırken tarihi dokunun göz önünde bulundurulması yönünde projelerle kültür öncelikli bir gelecek vizyonu kazandırılmasına öncülük etti. Bugün Türkiye çapında 130 temsilcisi bulunan ÇEKÜL’de gönüllülük faaliyetlerine katılmak isterseniz buraya tıklayabilirsiniz.
Buğday Ekolojik Yaşamı Destekleme Derneği
Tohumları ilk kez 1990 yılında Victor Ananias tarafından Bodrum pazarında atılan Buğday Hareketi’nin dernek statüsünde faaliyetlerine başlama tarihi 12 Ağustos 2002. Victor Ananias bir doğal ürünler satıcısıyken 92 yılında açtığı Başak Naturcafe çevrecilerin uğrak yeri oldu. Burada başlayan toplantılar, ortaya atılan fikir ve projeler Buğday Hareketi’nin doğmasını sağladı. Amaçları bireylerde ve toplumda ekolojik yaşam bilinci ve duyarlılığı oluşturmak, ekolojik dengelerin hızla bozulmasının önüne geçebilecek çözüm yolları üretmek, doğa ile uyum içinde yaşamı desteklemek. Buğday Hareketi gönüllüsü olmak isterseniz buraya tıklayabilirsiniz.
Lösemili Çocuklar Sağlık Ve Eğitim Vakfı (LÖSEV)
Çocuk kan hastalıkları uzmanı Dr. Üstün Ezer tarafından 1998 yılında kurulan LÖSEV’in amacı lösemili ve kan hastası çocukların sağlık ve eğitim başta olmak üzere her türlü ihtiyaçlarının sağlanmasına yardımcı olmak. Bunun yanı sıra kalıtsal ve edinsel kan hastalıkları konusunda da ulusal düzeyde tedavi eğitim ve araştırma kurumları kurmak ve işletmek de LÖSEV’in faaliyetleri arasında. Ülkemizde her yıl 2000 çocuğa lösemi teşhisi konuluyor. Maddî ve manevi olarak yorucu olan bu süreci LÖSEV kolaylaştırmaya çabalıyor. Öncelikle farkındalık yaratmak, toplumu bu anlamda bilinçlendirmek ve ailelere maddî destek sağlamak noktasında çalışmalar yapan LÖSEV’de gönüllü olmak isterseniz buraya tıklayabilirsiniz.
Kanserli Çocuklara Umut Vakfı (KAÇUV)
Çocuk sağlığı ile ilgili bir diğer vakıf da KAÇUV. 2000 yılında çocukları tedavi görmekte olan aileler ve hekimlerinin bir araya gelerek kurdukları vakıf, çocukların tedavi süreçlerinde aileleri ile birlikte ücretsiz konaklayabilecekleri Aile Evleri ile hizmet veriyor. Aynı zamanda hastanelerin çocuk onkoloji ve hemotoloji servislerinde ailelerin ve çocukların psikolojik, sosyal, fiziksel ve tıbbi açıdan yaşam kalitelerini arttırmaya yönelik etkinlikler ve projeler yürütüyor. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Çocuk Hematoloji ve Onkoloji Servisi’nde başlayan bu faaliyetler halen İstanbul, İzmir, Bursa ve Zonguldak’ta toplam 12 hastanenin 14 servisinde sürdürülüyor.
KAÇUV’da gönüllü olarak Aile Evleri ve hastane servislerinde tedavi gören çocuklarla, aileleriyle gerçekleştirilen proje ve etkinliklere, kaynak geliştirme ve iletişim alanlarında yürütülen faaliyetlere ve merkez ofiste günlük çalışmalara destek olabilirsiniz. Buraya tıklayarak gönüllü olabilirsiniz.
TÜRKİYE KORUNMAYA MUHTAÇ ÇOCUKLAR VAKFI (KORUNCUK)
1979 yılında İstanbul Emniyeti Çocuk Şube Müdürü Hüseyin Bilgin öncülüğünde kurulan Koruncuk, kız çocuklarının sosyo ekonomik koşulları farketmeksizin haklarına eriştiği, sevgi ve güvenle büyüdüğü, eğitimlerine devam edebildiği bir topluma hizmet etmeyi amaç edinmiştir. 1992’de, Avusturya’da başarısı kanıtlanmış Çocuk Köyü hizmet modelinin Türkiye’deki ilk uygulayıcısı Koruncuk’tur. Vakıf, İstanbul ve İzmir’deki Koruncuk köylerde 10-18 yaş arası kız çocuklarına hem sevgi ve güven ortamı sağlıyor ve psikolojik açıdan sağlıklı gelişmelerini önemsiyor hem de okul dışındaki zamanlarda oluşturduğu aktivitelerle kişisel gelişimlerini destekliyor. Aynı zamanda Aile Danışma Merkezi çatısı altında aile odaklı destekler de sunuyor. Adalet Bakanlığı ile imzaladıkları protokol ile hükümlü ve tutuklu çocuklara da ayni ve nakdî yardım desteği de sağlayan Koruncuk Vakfı’nda farkındalık yaratmak, sahada aktif olmak için buraya tıklayarak gönüllü olabilirsiniz.
Saadet Öğretmen Çocuk İstismarı ile Mücadele Derneği (UCİM)
Ucim’e adını veren ve kuruculardan olan Saadet Öğretmen, İzmir Menderes’te görev yaptığı ilkokuldaki okul müdürünün çocuklara karşı gerçekleştirdiği istismarı ortaya çıkaran ve bu sayede ilgili kişinin 82 yıl 6 ay hapis cezası almasını sağlayan kahraman bir öğretmen. Saadet Öğretmen bu istismarın ortaya çıkması süreci içinde gösterdiği cesaret örneğinden ötürü 2017 yılında Melania Trump’ın elinden “Uluslararası Kadın Cesaret Ödülü”nü aldı. Saadet Öğretmen, çocuk istismarı konusundaki mücadelesine tüm yurt çapında destek gelmesi üzerine Mersinli iş insanı Yücel Ceylan ile bu mücadeleyi ülke genelinde ve dünyada sürdürmek için 2017 yılı Temmuz ayında UCİM’i kurdular. Derneğin amacı istismar konusunda toplumu bilinçlendirmek ve eğitimler vermek. Bunun yanında pek çok gönüllü avukat ve gönüllü psikolog ile hâlihazırda görülmekte olan davalarda destek sağlıyorlar. UCİM’de gönüllü olarak çocuk istismarı konusunda eğitimlere katılabilir, eğitimler düzenleyebilir. bu konuda yayınlar yapabilir, toplumsal farkındalığı arttırabilirsiniz. Buraya tıklayarak gönüllü olabilirsiniz.
Türkiye Eğitim Gönüllüleri Vakfı
Suna Kıraç tarafından 23 Ocak 1995 tarihinde kurulan vakıf, ülkemizin ve dünyanın gelişimi için eğitimin her şeyin başı olduğunu söylüyor. “Bir çocuk değişir, dünya gelişir” diyen TEGV ilköğretim çağındaki çocuklara okul dışı eğitim desteği vermeye odaklanarak zaman içerinde Türkiye’nin eğitim faaliyetleri alanında en yaygın sivil toplum kuruluşu haline geldi. Milli Eğitim Bakanlığı ile yaptıkları iş birliği protokolü kapsamında Türkiye genelinde 24 ilde 8 eğitim parkı, 29 öğrenim birimi ve 18 Ateşböceği Öğrenim Birimi kurarak çocuklara eğitim desteği vermeye devam ediyorlar. Buraya tıklayarak TEGV bünyesinde etkinlik gönüllüsü, eğitmen gönüllüsü, destek gönüllüsü olabilirsiniz
Toplum Gönüllüleri Vakfı
Toplum Gönüllüleri Vakfı 2002 yılında kuruldu. “Gençlerin öncülüğünde, yetişkinlerin rehberliğinde” prensibiyle hareket eden ve gençlere sosyal sorumluluk eğitimleri vererek toplumsal sorunlara çözüm üreten projeler gerçekleştirmeleri için alan yaratan vakıf gençlerin kişisel gelişimlerine katkı sağlamayı da amaç ediniyor. TOG, gençlerin toplumsal ve çevresel sorunlara çözüm üretecek potansiyelleri ve enerjileri olduğuna inanıyor. Toplum Gönüllüleri her yıl ülkemizdeki tüm üniversitelerde yer alan öğrenci toplulukları ile bir araya gelerek çocuk hakları, kültür-sanat, engelli farkındalığı, sağlık, hayvan hakları, sürdürülebilir yaşam gibi birçok konuda sosyal fayda yaratan çalışmalar gerçekleştiriyorlar. Ayrıca öğrencilere burs ve mentorlük desteği de sağlıyorlar. Buraya tıklayarak Toplum Gönüllüleri Vakfı’nda gönüllü olabilirsiniz.
Hayvanları Çaresizlik ve İlgisizlikten Koruma Derneği (HAÇİKO)
Ülkemizde can dostlarımızın haklarını da savunan şahane dernekler var. Onlardan biri, 2010 yılında Ömür Gedik tarafından kurulan HAÇİKO. Derneğin hedefi, hayvan hakları ve onların korunmasıyla ilgili tüm boyutlarda çalışan, kamuyu etkileyebilen ve topluma hayvan hakları konusunda ilham verebilen en güvenilir dernek olmak. HAÇİKO’nun faaliyetleri, doğal hayatından uzaklaştırılmış tüm hayvanların korunması ve refahlarının artırılmasıyla onların doğal yaşam ortamlarına geri kazandırılması yönünde. Yardıma muhtaç hayvanların beslenme bakım ve tedavilerinin yaptırılmasında örnek olmak ve kamuouyunun ilgisini bu hayvanlar üzerine çekmek için uğraş veren HAÇİKO’da siz de gönüllü olmak isterseniz buraya tıklayabilirsiniz.
GREENPEACE
Amerika Birleşik Devletleri donanmasının yaptığı nükleer denemeleri durdurmak amacıyla bir grup aktivistin bir araya gelerek kurdukları Greenpeace ülkemizdeki uluslararası sivil toplum kuruluşlarından biri. Küresel çevre sorunlarını ortaya çıkarmak ve çözümler sunmak, bağımsız kampanyalar yürütmek, her türden biyoçeşitliliğin korunması, doğanın tahrip edilmesinin önlenmesi, nükleer tehditlere son vermek, barışa destek vermek Greenpeace’in amaçları arasında. Greenpeace gönüllüsü olmak için buraya tıklayabilirsiniz.
Kaynaklar:
STÖ’ler İçin Gönüllülük ve Gönüllü Yönetimi Rehberi
www.gonullu.siviltoplum.gov.tr
Türkiye’de Gönüllülük Araştırması 2019
Onbirinci Kalkınma Planı 2019-2023
Diğer dosyaları incelemek için tıklayın.