Semmelveis

Bugün tıp dünyası için sıradan ama kendi döneminde çığır açıcı olan antisepsi, yani en basit tanımı ile operasyonlara girmeden ellerin yıkanmasının gerekliliğinin mucidi Ignaz Philipp Semmelweis’in hikayesi pek bilinmez. Bu basit ama büyük buluş ne yazık ki 1800’lü yıllarda tıp dünyasında hemen karşılığını bulmaz. Ellerde küçük organizmaların yaşadığı ve  saygın tıp insanlarının pis olabileceği fikri şiddetle reddedilir.

Son derece trajik olan ve akıl hastanesinde son bulan  Semmelweis’in hayatı, yine bir doktor olan Celine tarafından bitirme tezi olarak kaleme alındı ve Jaguar Kitap tarafından Türkçe’ye kazandırıldı.

Sinema meraklıları için doktorun hayatı 2023 yılında Semmelveis adı ile beyaz perdeye de aktarıldı.

Louis -Ferdinand Celine kimdir?

1894 yılında Fransa’da doğan Celine’nin babası bir sigorta şirketinde görevlidir, annesi dantel, oya gibi el işleri yapıp satmaktadır.1919 yılında tıp fakültesine kabul edilir. 1924 yılında eğitimini Semmelweis’in hayatını anlattığı tezi ile tamamlar. 1924 senesinde Paris doğum hastanesinde stajyer doktor olarak çalışmaya başlar. Nazi ve antisemitzm yanlısı söylemleri ile dikkat çekti. Almanya’nın yenilgisinden sonra Céline, Danimarka’ya  yerleşti. (1945) İşbirlikçi olarak adlandırıldı, 1950 senesinde gıyabında suçlu bulundu, bir yıllık hapis cezasına çarptırıldı ve ulusal utanç olarak nitelendirildi. Ardından genel afla bağışlandı ve 1951 senesinde Fransa’ya döndü

Kitap tanıtımından

Semmelweis: Kışkırtıcı bir dehaya, bir başka kışkırtıcı dehadan iadeiitibar.

“Antisepsi’nin Babası” olarak bilinen Ignaz Philipp Semmelweis, Pasteur’den yaklaşık kırk yıl önce, bulaşıcı hastalıklara mikroorganizmaların sebep olduğunu, kadın doğum koğuşlarındaki lohusa hummasının sebeplerini gözlemlerken keşfetmiş bir tıp doktorudur. Ne var ki keşfinin gereklerini, insanlığın yararı için derhal ve yaygın bir biçimde hayata geçiremez. Mesleki hırs ve çekişmeler, saygın doktorların seçkinciliği ve dar görüşlülüğü Semmelweis’a engel olur. İnatçı, sabırsız, hatta saldırgan bir karaktere sahip Semmelweis tıp camiasının baskı ve yok saymalarını kaldıramaz ve bir akıl hastanesinde can verir.

İşte bu tartışmalı ve trajik yaşamöyküsü, ölümünden altmış yıl sonra, tıpkı Semmelweis gibi hekim adayı olan Louis-Ferdinand Céline tarafından bitirme tezi olarak kaleme alınır. Bu sansasyonel yaşamı tez formu içinde anıtsallaştırmak, belki de ancak Céline gibi aykırı bir dehanın aklına gelip altından kalkabileceği kadar büyük bir iştir.

Céline külliyatının bugüne dek Türkçede eksik kalan bu önemli parçasını, kimilerine göre yazarın ilk yapıtı olan Semmelweis’ı Ayberk Erkay Fransızca aslından çevirdi.

“Gerçek bir modern kahraman fikri… Semmelweis, benim kahramanım.” Kurt Vonnegut.

Diğer yeni çıkan kitaplar için tıklayın.