Güven’in merkezinde, 1920’lerin sonlarında New York’ta yaşayan Benjamin ve Helen Rask çifti var. Benjamin, Wall Street’in en güçlü yatırımcılarından biri; Helen ise aristokrat kökenli, sanat dünyasına yakın, gizemli bir kadın. Büyük Buhran öncesinde muazzam bir servet elde eden bu çiftin hikâyesi, şehrin her köşesinde anlatılıyor.
Güven, dört farklı anlatıyı bir araya getirerek okurlarını iç içe geçmiş anlatılarla dolu bir labirentin içine sürüklüyor. Bir roman, bir otobiyografi, bir anı ve bir özel günlükten oluşan kitap, böylece bireylerin gerçeklik algısını ve tarih yazımındaki çarpıklıkları vurguluyor.
Güven aynı zamanda tarih boyunca finans dünyasının kadınlara ve alt sınıflara nasıl davrandığını da gözler önüne seriyor. Kitap boyunca erkeklerin anlattıklarıyla şekillenen hikâye, son bölümde kadın karakterin perspektifiyle büyük bir dönüşüm geçiriyor. Diaz, sermayenin tarihini yazanların kimler olduğunu ve bu tarihin nasıl çarpıtıldığını ustalıkla gösteriyor.
Yayımlandığı ilk günden itibaren The New York Times, The Guardian, Washington Post, NPR gibi büyük yayın organlarında yılın en iyi kitapları arasında gösterilen Güven, edebi zekâsı ve ustalıklı anlatımıyla büyük beğeni topladı. Pulitzer Ödülü’nü kazanmasının yanı sıra Booker Ödülü’ne aday gösterildi, Kirkus Kurgu Ödülü’nü kazandı ve Barack Obama’nın yılın en iyi kitapları listesine girdi.
Romanın başarısı yalnızca edebiyat çevreleriyle sınırlı kalmadı; kısa sürede uluslararası bir fenomene dönüşerek 30’dan fazla dile çevrildi. Ayrıca, Güven’in televizyon uyarlaması için hazırlıklar başladı ve başrolde Oscar ödüllü oyuncu Kate Winslet’in yer alacağı duyuruldu.
Kitaptan bir bölüm
Tütün ticareti Benjamin’in ilgisini zerre çekmiyordu. Ürünün kendisinden –şu ilkel pafpuf tüttürme merakından, dumanıyla vahşiler gibi büyülenilmesinden, çürük yaprakların o tatlımsı acımtırak leş kokusundan– tiksindiği kadar, babasının vaktiyle çok keyif alıp çok iyi sömürdüğü tiryakiler camiasından da hoşlanmıyordu. Dumanaltı kahvehanelerin esriklik ortamından iğrendiği kadar iğrenmiyordu hiçbir şeyden. Tüm içten çabalarına rağmen, en küçük bir tutku beslemediği boks karşılaşmalarından hareketle şampiyonluk kemerinin meziyetini tartışanlara katılamıyor, mülkiyetindeki Vuelta Abajo Çiftliği’nin ürünü olan purolara, sırf ilk elden bilginin sağlayabileceği bir coşkuyla methiyeler dizmeye bir türlü dili varmıyordu. Plantasyonlar, kurutma ambarları, sigara fabrikaları, bunlar hiç merak etmediği ücra bir dünyaya aitti. İçler acısı bir marka elçisi olduğunu en başta kendi de kabul ediyordu, sırf bu yüzden günlük işleri yürütme yetkisini yirmi yıl babasının emrinde çalışmış vefalı bir müdüre vermişti. Bu müdürün öğütlerine kulak tıkayan Benjamin, babasının Küba’daki çiftliğini, içindeki her şey dahil, şahsen hiç tanışmadığı aracılar yardımıyla zararına sattı, üstelik envanter bile çıkarmadan. Çalıştığı bankacı tüm parayı, diğer birikimlerle beraber borsaya yatırdı.
Hernan Diaz Kimdir?
Hernan Diaz, Pulitzer ödüllü bir yazar ve çağdaş edebiyatın en özgün isimlerinden biri. 1973’te Arjantin’de doğan Diaz, çocuk yaşta ailesiyle birlikte İsveç’e göç etti ve gençlik yıllarını burada geçirdi. Daha sonra ABD’ye taşınarak akademik kariyerine devam etti.
İlk romanı Uzaklarda, 2017’de yayımlandı ve kısa sürede büyük beğeni topladı. Pulitzer ve PEN/Faulkner ödüllerine aday gösterilen eser, Amerikan edebiyatındaki klasik Western anlatılarını ters yüz eden çarpıcı bir yapıt.
Diaz’ın makaleleri ve edebi yazıları The Paris Review, The Atlantic, Harper’s Magazine gibi prestijli yayınlarda yer aldı. 2023 yılında John Updike Ödülü’ne layık görülen yazar, aynı zamanda Guggenheim Bursu ve Whiting Ödülü’nün de sahibi.
Kaynaklar
Trust by Hernan Diaz review – unreliable tales of a Manhattan mogul
Trust by Hernan Diaz review – playful portrait of a Gatsby-like tycoon
You can’t ‘Trust’ this novel. And that’s a very good thing
Can a Novel Capture the Power of Money?
In Hernan Diaz’s ‘Trust,’ the rich are not like you and me
Yeni çıkan kitap tanıtımlarını incelemek için tıklayın.
Yorumlar
Henüz Bir Yorum Yok