David Szalay, jüri üyelerinin “karanlık” ancak “okuması keyifli” olarak nitelendirdiği Flesh adlı romanıyla 2025 Booker Ödülü’nü kazandı. 10 Kasım’da Londra’daki Old Billingsgate’te kazananı açıklayan jüri başkanı Roddy Doyle, jüri üyelerinin “daha önce hiç böyle bir şey okumadıklarını” ve kararın oybirliğiyle alındığını söyledi.

Yasemin Kaya-Utku Özer

Jüri üyeleri arasında Sarah Jessica Parker, Chris Power, Ayọ̀bámi Adébáyọ̀ ve Kiley Reid’in yer aldığı 2025 Booker Ödülü, yayımlandığı günden beri eleştirmenlerden büyük ilgi gören Flesh andlı romanıyla Kanada doğumlu Macar-İngiliz yazar David Szalay’a verildi.

Flesh István adlı karakterinin Macaristan ve İngiltere’de geçen hayatını anlatıyor. Yalın ve sürükleyici bir üslubu olan roman, 1980’ler Macaristan’ında 15 yaşındaki István’ın annesiyle birlikte yaşadığı sakin bir apartman kompleksinde başlıyor. Evli bir komşunun başlattığı yasak ilişki, István’I ordudan Londra’nın süper zenginlerinin dünyasına taşıyan bir dizi olayın ilki olur.

Szalay’ın István portresi sade olarak tanımlanıyor. Yazım tarzı, yalın üslubu ve okuyucuyu olaylar arasındaki boşluklarda neler olduğunu tahmin etmeye davet etmesiyle dikkat çektiği dile getirliyor. Bu minimalist üslup çoğu zaman söylenmeyenlerin sayfada yazılanlar kadar ağırlık taşımasına izin vermiş.
Flesh, Jüri üyelerinin ifadesiyle “yaşama sanatına dair bir inceleme.” Biçimsel olarak üçüncü şahıs tarafından ve çoğunlukla István’ın bakış açısından anlatılan roman, ara sıra yine aynı sadelikle resmelilen yan karakterlerin bakış açısına da yer vermiş.  

Kitaba ilişkin eleştiriler oldukça olumlu. Financial Times, kitabın samimiyetini ve ivmesini takdir ederek, onu “izleyiciyi sürükleyen, şaşırtan ve yıkıcı bir olay örgüsüne sahip, dokunaklı bir sanat eseri” olarak nitelendiriyor. Eleştirmenler ağırlıklı olarak romanın erkeklik, sınıf, göç, travma, cinsellik ve iktidar konularını ustalıkla ele alışını öne çıkarıyor.

İki ülke arasında geçen bir yaşam

Szalay, kitabın kökeninin iki ülke arasında geçen bir yaşamda yattığını söylüyor. “Macaristan ve İngiltere’de geçen bir kitap yazmak istediğimi biliyordum,” diyen Szalay’ın bu ifadesi yazarın iki ülke arasında geçirdiği yılları yansıtıyor. Szalay ayrıca, István’ın hikâyesini şekillendiren bir odak noktası olan “hayatı fiziksel bir deneyim olarak yazmak” istediğini belirtiyor.  “Bizi ayıran her ne olursa olsun, hepimiz canlı bir beden olma gerçeğini paylaşıyoruz” diyor.

Montreal’de Kanadalı bir anne ve Macar bir babanın çocuğu olarak dünyaya gelen Szalay, Londra’da büyüdü ve şu anda Viyana’da yaşıyor. 20’den fazla dile çevrilen altı kurgu eserin yanı sıra BBC için radyo dramaları da yazıyor.

İlk eseri London and the South-East, Betty Trask ve Geoffrey Faber Memorial ödüllerini kazandı; Türkçeye Erkek Dediğin olarak çevrilen All That Man Is, Gordon Burn Ödülü ve Plimpton Kurgu Ödülü’nü kazandı ve 2016’da Booker Ödülü’nün kısa listesine girdi. Szalay, 2013 yılında Granta’nın En İyi Genç İngiliz Romancılar listesine seçildi ve 2010 yılında The Telegraph’ın 40 yaşın altındaki en iyi 20 İngiliz yazar listesinde yer aldı.

50.000 sterlinlik ödülü alan Szalay, kazanamayacağına kendini ikna ettiği için “biraz şaşkın” olduğunu söylüyor ancak bunun “tabii ki harika” bir deneyim olduğunu belirtiyor.

Kısa listeye giren diğer kitaplar için tıklayın.

Kaynaklar

Everything you need to know about Flesh by David Szalay, winner of the Booker Prize 2025
Writer David Szalay: ‘We live in an era of short attention spans – we have to work with it the best we can’
Booker Prize shortlistee David Szalay discusses his latest novel, which follows one man over the course of his life
Flesh by David Szalay review – brilliantly spare portrait of a man
David Szalay wins 2025 Booker prize for ‘dark’ Flesh
Booker Prize won by ‘extraordinary’ Flesh by David Szalay

Bir Yorum Bırakın

Your email address will not be published.