“İyi İnsan İyi Vatandaş” kitabı evimizin kitaplığında çocukluğumdan beri duran en eski kitabım. Kitapta tanımlanan davranışları uygulamak çok kolay değil. Bülbülü Öldürmek bu davranışlara sahip ve toplumun ön yargılarıyla boğuşan bir avukatın öyküsünü anlatıyor.
Fuat Yalçın / fuatyalcin@gmail.com
Tüm zamanların en sevilen kitaplarından biri olan Bülbülü Öldürmek ilk olarak 1961 yılında Pulitzer Ödülü aldı. Daha sonra üç Oscar kazanan bir filmin senaryosuna esin kaynağı oldu. Gregorgy Peck’in baş rolü oynadığı filmin 2022 yılında -yani çekilmesinden 60 yıl sonra- IMDB puanı nadir görülecek bir değer taşıyor: 8.3.
Bülbülü Öldürmek bize ne anlatıyor?
Küçük bir kasabada sessiz ve dingin bir yaşam süren ailede iki kardeş, arkadaşlarıyla çevrede olağan bir yaşam sürer ama evlerinin hemen yanı başında gizemli bir ev vardır. Kulaktan duyulan öyküler çocukları ürpertir ve meraklandırır. İki çocuk yetiştiren kahramanımız ise çocuklarına hem annelik hem babalık yapan, karar ve davranışlarıyla iyi insan ve iyi bir vatandaş olmayı seçen biridir. Öte yandan içinde yaşadığı toplumda ön yargılar ve ayrımcılık had safhadadır. Birlikte yaşadıkları bir kesim insan ciltlerinin renkleri nedeniyle hoş görülmemektedir.
Kitapta 1935’li yıllarda küçük bir Amerikan kasabasında bir yaşam kesitini dokuz yaşında Scout adlı bir kız çocuğun ağzından dinliyoruz. Bu çocuk bize tüm yalınlığı ve saflığı ile gördüklerini, kendisinden birkaç yaş büyük abiyle yaşadıklarını heyecan dolu bir anlatımla aktarıyor.
Karanlık bir ev, gıcırdayarak sallanan bir salıncak ve gizemli mekânda bulunduğu sanılan kişinin varlığı… Gidip dokunulması bile marifet sayılan bir ev. Bu evde yaşadığı düşünülen ama hiç görülmeyen bir öcü…
Kitabın ikinci odak noktası, beyaz bir kıza tecavüz ettiği iddia edilen siyahi bir adamın duruşması. Çevresindeki insanlara iyi davranan onurlu avukat toplumun ön yargılı ve kontrolsüz davranışlarını insani yaklaşımlarıyla önlese de önünde zor bir görev var. Suçlanan kişiyi savunma görevini kabul eder kahramanımız ama başarılı savunmaya ve ortada beyan dışında hiçbir kanıt olmamasına rağmen sanığı kurtaramaz. Toplumun anlayışsızlığı, adaletin ters tecellisi ise sanığın ebedi özgürlüğe kaçışına neden olur.
Adaletin yüzü görünüyor
Toplumun baskısıyla hakkında konuşulmayan ve cezalandırılmayan asıl suçlu adam, kahramanın çocuklarını öldürmeye teşebbüs edince adaleti yerine getiren bir meçhul el ortaya çıkıyor. Bu meçhul eli gören veya kim olduğunu anlayan küçük kız gizemi kendisine saklıyor. Olayın detayını ise olanları görüp kahrolan ve toplum baskısı nedeniyle eli kolu bağlanmış olan şerif çözüyor ve o da gizemi kendisine saklıyor. Bu şekilde gerçek suçlu cezasını çekiyor mu? Bu sorunun cevabını kitapta bulabilirsiniz.
Tüm olanları gören ve anlayan dokuz yaşındaki Scout’un olaya yorumu ise kitabın adına ilham veriyor. Şerifin gerçekleri elindeki kanıtlara göre yorumlamasına ise “Bunun aksi yapılsaydı günah olurdu,” diyor Scout. Eserdeki bir başka replik ise kitabın adına da atıfta bulunarak unutulmayacak bir bilgelik içeriyor, “İstediğin kadar saksağan vur vurabilirsen ama unutma bülbülü öldürmek günahtır.”
Harper Lee Kimdir?
Harper Lee 1926’da bir ailenin dördüncü ve en küçük çocuğu olarak Alabama’da doğdu. Tıpkı romandaki ana karakter Scout gibi sokaklarda olmayı seven bir çocuktu. Daha sonra meslektaş olacağı Truman Capote ile çocukluk arkadaşıydı. Bülbülü Öldürmek adlı eseriyle 1961 yılında Pulitzer ödülünü kazandı ve ikinci kitabı Tespih Ağacının Gölgesinde, 14 Haziran 2015’te yani Bülbülü Öldürmek kitabından 55 yıl sonra yayımlandı. Bu yazarın ikinci ve son kitabı oldu. 19 Şubat 2016’da doğup büyüdüğü yer olan Monroville, Alabama’da uykusundayken hayatını kaybetti.
Yayınevi: Epsilon
Özgün Adı: To Kill a Mockingbird
Çevirmen: Ülker İnce
Editör: Enis Köksaldı
Yayın Yönetmeni: Aslı Tunç
Kapak tasarımı: Dilara Kavaklıoğlu
Sayfa Tasarımı: Gamze Kulak
Türü: Roman
Sayfa Sayısı:358
Diğer Okurdan kategorisi içeriklerini okumak için tıklayın.