Bookinton

Engelli” kavramı kulağa ne kadar hassas geliyor değil mi? Bu yazıya bir başlık ararken engelli” kelimesini kullanabiliyor muyuz yoksa politik doğruculuk üzerinden mi gitmemiz gerek, emin olamadım. Sonra bu yüzeysel kavram” karmaşasının aslında derindeki başka bir suçluluk duygusunu bastıran bir kılıf olabileceği geldi aklıma. Bir dakika dedim, burada asıl sorun isimlendirme değil; bu bir ihtiyaçların karşılanması meselesi. Engelliler Haftası nedeniyle bir kez daha hatırlatmak istedik. Toplumu oluşturan herkes, eşit haklara ve fırsat eşitliğine sahip olmalı. Biz de engelli insanların dünyasını ve ihtiyaçlarını anlatan bir çocuk kitapları listesi hazırladık. İsimlere takılmak yerine eylemlere odaklanalım diye. İyi okumalar herkese.

Çiğdem Yalman Kopan & Özge Ovalı Karakaya

Çok zor geçen bir günün ardından öfke ve hayal kırıklığı içinde koltukta oturan çocuğa baktım.

– Öfkeli, inatlaşıyor, söylediğimi dinlemiyor bile…
– Çünkü?..
– Çünkü?.. Beni duymak istemiyor… Söylediklerimin onun için bir karşılığı yok…
– Çünkü?
– Her şeyden önce duyulmak istiyor.
– Demek ki?
– Onu dinleyip ihtiyacı neyse önce onu gidermeliyim. Başka türlü olmayacak.

Kafamdaki diyaloğu sonlandırıp çocuğa yaklaştım. Sarıldık, sakinleştik, anlaştık.

Buradaki “duyulma ihtiyacı” hayat boyu taşıdığımız bir şey. Kalabalık bir dünyada yaşıyoruz. Hayatta kendimize yer açmak için anlayış görmeye, anlayış göstermeye ihtiyacımız var. Bu yazı empatiye bağlanmayacak, hayır. Toplumda ne kadar yer alabildiklerini sorguladığım “engelli” insanları düşünerek yazıyorum bu satırları.  Yanlış bir şey söyleme korkumu şu düşünce bastırıyor: “Engelli insanlar toplumda ne kadar anlaşılıyor? Kendilerine ne kadar yer açabiliyor?” 

Bu sorunun cevabını ararken Bookinton Kitap Platformu editörlerinden Özge Ovalı Karakaya ile engelli hikâye kahramanlarını anlatmaya karar verdik. Eğer bir bakış açısı kazanacaksak işe çocuk kitaplarından başlamalı. Karşınızda engel tanımayan çocuk kitapları.

Louis Braille: Görmezlerin Kitap Okumasını Sağlayan Çocuk – Margaret Davidson

Küçük yaşta geçirdiği bir kaza sonucu sırayla iki gözünü de kaybeden, Braille Alfabesi’nin mucidi Louis Braille’nin hayat hikâyesi ile listemize başlıyoruz. 1800’lü yılların Fransa’sı, görmezler için çok kötü bir yer. Louis’in ailesi çocuklarının aylak, başıboş bir dilenci olmaması için diğer herkese nasıl davranıyorlarsa ona da öyle davranıyor. Louis göremediği için zorlansa da yeni yaşam şekline bir noktada adapte oluyor. Hatta eğitimini Paris’te tamamlıyor ve askerlerin karanlıkta iletişim kurma şekillerinden ilham alarak kabartma noktalı alfabeyi buluyor. Bu, Louis Braille’in, fizikî yetersizliklerin hiçbir şeye engel olamayacağını ispatlayan adamın hikâyesi.

Görmezlerin kabartmalı bembeyaz sayfası bana her zaman anlaşılmaz gelmiştir. Kitapta Margaret Davidson,bu özel alfabeyi anlamamız için hangi kabartmanın hangi harfe karşılık geldiğini gayet anlaşılır bir şekilde görseller kullanarak anlatmış. Parmaklarımızla da hissedebilmemiz için arka kapağa birkaç örnek eklemiş. Kitap 7 yaş ve üzeri okurlar için uygun.

Not: Kitapta görme engelli yerine görmez ifadesi kullanıldığı için ben de görmez ifadesini kullandım.

Çevirmenin mi yoksa yazarın mı tercihi bilmiyorum ama görmez ifadesi şimdiye kadar duyduğum en güzel adlandırmalardan biri.

Seslerin Perisi Işık – Yota K. Alexandrou, Elffie Lada

Seslerin Perisi Işık, Kuraldışı Yayınları tarafından Seda Kostik çevirisiyle Türkçeleştirilmiş. Seslerin Perisi olan Işık’la tanışın. Işık, göremediği için ailesini ayak seslerine göre tanıyor. Mesela kardeşi Toprak’ı zıplayan, neşeli bir yaratığa; annesini seken bir geyiğe; babasını ağır adımları olan bir file benzetiyor.

Hikâyemiz şöyle devam ediyor, bir gün Haylaz Metin ve arkadaşları, Işık’ı bilerek düşürüyorlar. Öğretmen, Işık’ı düşüren çocuğa kızmak yerine çocuklarla bir oyun oynamaya karar veriyor. Gözlerini kapatan çocuklar, rengarenk olan çizimlerinin birden karardığını fark ediyor. Bu noktada Işık’la empati kurmaya başlıyorlar.

Effie Lada’nın çizimleri öyle başarılı ki kitaptaki karakterlerle birebir empati kurabiliyorsunuz. 4 yaş ve üzeri okurlar için uygun olan kitapta çocukların gözlerini kapatarak dış dünyayı hissetmeye çalışması, renklerin siyah beyaz olması gibi detaylara bayıldım. Kitap 4 yaş ve üzeri okurlar için uygun.

Âşık Veysel – Uzun İnce Bir Yol – Aysel Gürmen, Saadet Ceylan

Ünlü ozanımız Âşık Veysel’in hayat hikâyesini anlatan 7 yaş ve üzeri okurlara hitap eden bu kitap Pan Yayıncılık’tan çıkmış.

Artık küçük çocuk oyunlarından zevk almayan Veysel’in babası bir gün ona bir sürpriz yapıyor: elini oyalamasına yardımcı olacak bir saz. Veysel sazını çalmak ve türküler söylemek için çok uğraşıyor ama bir türlü güzel sesler çıkaramadığını düşünerek umutsuzluğa kapılıyor. 

Veysel bir gün kalbine dokunan bir ozan olan Ali Ağa ile tanışıyor. Veysel, Ali Ağa’nın dut ağacından yapılma sazından çıkan sesten çok etkilenip onun gibi olmak istiyor. Böylece bizim bildiğimiz Âşık Veysel’in hikâyesi başlıyor.

Veysel ne şanslıymış ki Sivas’ın bir köyünde, kısıtlı imkânlara rağmen geleceğini teminat altına almayı başarabilen bir babaya sahipmiş. Ne mutlu ona, ne mutlu bizlere; bir baba sayesinde oğlunun ne büyük bir ozan olduğunu bugün hâlâ, bir saz ezgisiyle yeniden fark ediyoruz.

Stephen Hawking: Küçük İnsanlar Büyük Hayaller – Maria Isabel Sanchez Vegara, Matt Hunt

Martı Çocuk tarafından yayımlanan dünyaca ünlü astrofizikçi Stephan Hawking’in biyografisi ile devam edelim. Nazlı Gürkaş çevirisi ile Türkçeye kazandırılan kitabın orijinal metni Maria İsabel Sánchez Vegara’ya çizimler ise Matt Hunt’a ait. 

Stephen Hawking, okulda çok başarılı bir öğrenci olmasa da çok meraklı bir öğrenciydi. Bu merakı daha çok onun ilgilendiği şeyler üzerineydi: evrenin sırları ve yıldızlar.

Meraklılarının gayet iyi bildiği üzere, Hawking, Oxford Üniversitesi’nde Fizik okuduğu dönemde bir gün yürürken aniden düşüyor. İlerleyen günlerde ne yazık ki bu düşmelerin devamı geliyor ve bugün tüm dünyanın adını bildiği Stephen Hawking’in hayatında yeni, zorlu, engellerle dolu bir dönem başlıyor. Bu bölümü tüm hikâyeyi özetleyen şu alıntı ile bitirelim:

“Umutsuzluğa kapılıp yüzünü yere dönmek yerine başını kaldırıp yıldızlara bakmaya karar verdi. Vücudunu kontrol edemese de evreni anlayabilmek için asıl ihtiyacı olan şey zihniydi.”

Farklı Ama Aynı – Feridun Onal

Çocuk edebiyatımızın en önemli yazar ve çizerlerinden Feridun Oral’ın Farklı Ama Aynı isimli kitabı ilk kez 2015 yılında Yapı Kredi Yayınları’ndan çıkarak okurlarıyla buluştu. 

Üzerinde 12. Baskı yazan kitabı elime ilk aldığımda, ismi ilgimi çekse de kapak resmine anlam verememiştim. Sonra okumaya başladım. Resimdeki keçinin arka ayakları tutmadığı için bisiklete bindiğini sonradan anladım.

Her canlı dünyaya farklı koşullarda gelir. Önemli olan hayata gerek bedenleri gerek zihinleri nedeniyle geriden başlayanların eşit fırsatlarla, eşit koşullarla hayata devam etmeleri. Acıyıp vah vahlanmaktansa hem devlet hem toplum hem de birey olarak engeli ne kadar aza indirirsek o kadar mutlu bir dünyada yaşamış oluruz.

Farklı Ama Aynı, arka ayaklarını kullanamayan bir keçi ve onu bir bisiklet mekanizması ile destekleyerek diğer keçilerin arasına katılmasını sağlayan çobanın hikâyesi. Bu hikâye sadece çocuklara değil toplumun her bireyine hitap ediyor.

Kısa Kulaklı Tavşancık – Julia Liu, Leo Tang

Farklılıklar, her zaman çocukların sorguladığı bir kavram olmuştur. Tavşan Bonbon da neden arkadaşlarınınki gibi uzun beyaz kulakları olmadığını sorguluyor, kulaklarının ne zaman onlar gibi uzayacağını merak etmeden duramıyordu. Zaman zaman hepimiz için çoğunluğa benzemek onların içine karışmanın öncelikli koşulu gibi görünür değil mi? Sonra kendimiz dahil herkesi farklılıklarıyla kabul etme aşamasına nasıl geliriz? Belki deneyim, belki bir hayat dersi belki de bir kitapla. Bu sonuncu için bu kitabı önerebilirim size.

Çiğdem Kaplangi çevirisi ile Yapı Kredi Yayınları’ndan 2022 yılında çıkan Kısa Kulaklı Tavşancık bir farklılıkları kabul etme hikâyesi. Yaş sınırı olmaksızın, herkesin ihtiyacı.

Balköpüğü ile Tatlı Bir Macera – Ceyda Düvenci, Müjde Başkale

Sıradaki kitap, her aşamasıyla ilham dolu bir hikâyeyi anlatıyor. Ceyda Düvenci, Balköpüğü Serisi’ni Serebral Palsi’li kızı Melisa ve onun gibi fark yaratan çocuklar için kaleme aldı. Bu, tam da yazının başında bahsettiğim o derindeki ihtiyaçlarımıza dokunan eylemler kapsamına giriyor işte. 

“Engel” olarak tanımlanabilecek bir durumu daha yakından tanımayı, hakkında konuşabilmeyi, anlamayı, anlatmayı, gülmeyi ve hayaller kurmayı sağlayacak bir kitap. Bu bilinçteki kitapların okunarak çoğalması dileğiyle.

Hepimiz Mucizeyiz – R. J. Palacio

R. J. Palacio, elliye yakın dile çevrilen ve tüm dünyada beş milyondan fazla satan Mucize kitabının ardından, Hepimiz Mucizeyiz kitabında “sıradışı yüze sahip” sıradan çocuk Auggie Pullman’ın hikâyesini anlatıyor. Carnegie Medal finalisti olan ve pek çok ödülün sahibi Hepimiz Mucizeyiz, her çocuğun kendini yaşadığı topluma ait hissetme ve olduğu gibi kabul görme özlemini anlatıyor.

Pegasus Çocuk Yayınları’ndan Berna Sirman çevirisi ile çıkan kitaptan şu alıntıyı paylaşarak yazımıza son veriyorum:

“Görünüşümü değiştiremeyeceğimi biliyorum. 
Ama belki, sadece belki…
İnsanların bana bakışını değiştirebilirim.”

Diğer kitap öneri listelerini incelemek için tıklayın.

Bir Yorum Bırakın

Epostanız gözükmeyecek.